Hollanda'da 1 milyon kişi açlık sınırının altında yaşıyor


  • Kayıt: 29.01.2016 12:29:00 Güncelleme: 29.01.2016 12:29:00

Selçuk Öztürk


Yoksulluk dünyanın tüm coğrafyalarında ve tarihin tüm zamanlarında görüle gelmiş bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Kelime anlamıyla yoksulluk, “az bir varlığa sahip olmak, muhtaç durumda bulunmak, ihtiyaç içinde olmak” durumlarını ifade etmektedir. 


Her şeyden önce ve özellikle ''insan''ı yoksulluk ile ilgili çalışmaların merkezine almak gerekmektedir. Çünkü yaşanan yoksulluk durumunun, ülke ekonomisine, toplum hayatına, insanlar arası ilişkilere ve sosyal yapıya verdiği zararlarla birlikte asıl ve yıkıcı etkisi doğrudan yoksul kişinin kendisinde, yani psikolojisinde, hayata bakışında, duygu dünyasında, yaşama azim ve sevincinde olmaktadır. Yoksul kişi ekonomik olarak, yaşamakta ve geçinmekte zorluklar çekmekte, ihtiyaçlarını istenilen düzeyde (kimi zaman asgari düzeyde bile) karşılayamamakta, kendisinin ve ailesinin sosyal ihtiyaçlarına cevap verememekte ve sosyal açıdan kendisini ve ailesini toplumda arzu ettiği şekilde konumlandıramamaktadır.


Aynı zamanda yoksulluk değerlendirilirken, sosyal imkânlara uzaklık ya da uzak bırakılmak, engellilik veya hastalık gibi fiziksel sorunlar, eğitim yetersizliği (buna bağlı işsizlik) ve doğal kaynakların yetersizliği gibi boyutlar da göz önünde bulundurulmalıdır. 

Avrupa'da iş bulmakta zorlanan veya olan işlerini kaybeden göçmenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Öte yandan Hollanda’daki göçmenlerle yerli halk arasındaki ekonomik uçurum dikkat çekiyor. Hükümet, yürüttüğü politikalarında işsizliğin önüne geçme konusunda yeterince başarılı olamadığı gibi, her geçen gün artan işsizliğe karşı herhangi bir girişim yapmadığını da açık bir şekilde görüyoruz. Bir yazılı yasa olmamasına rağmen, göçmenler nispeten zor ve düşük gelirli işlerde çalışmaya zorlanıyor. Kaldı ki, yüksek okul ve üniversite mezunu olan göçmenlerin bile iş bulmada zorlandıkları görülmektedir. Bu da diplomalı göçmenlerin iş alanında ayrımcılığa uğramalarının bir ifadesidir.


Ekonomik krizin etkilediği ülkelerden olan Hollanda'da her geçen gün daha fazla sayıda aile gıda yardımına muhtaç hale geliyor.Merkezi İstatistik Bürosu (CBS) ile Sosyal ve Kültürel Planlama Bürosu'nun (SCP) ortak hazırladığı rapora göre Hollanda'da yaklaşık 1 milyon kişi açlık sınırının altında yaşıyor. Avrupa genelinde etkili olan ekonomik krizden kurtulabilmek için büyük çaba harcayan Hollanda'da, yoksullara yardım amaçlı kurulan "Gıda Bankalarına" başvuranların sayısının giderek arttığı bildirildi. Hollanda genelinde toplam sayıları 140'a yaklaşan Gıda Yardım Bankalarına başvuranların sayısının bir önceki yıla oranla 10 bin artarak 70 bine yükseldiğini belirten yetkililer, buna karşılık kendilerine yapılan yardımlarda azalma olduğunu ifade ettiler.  

Özellikle alt gelir grubunda yer alan yabancıların yoğun yaşadığı büyükşehirlerde başvurularda önemli artış kaydedildiğini aktaran yetkililer, sadece Amsterdam ve Rotterdam şehirlerinde Gıda Bankalarına kayıtlı aile sayısının 5 bin civarında olduğuna dikkati çektiler. 


Hollanda'da 2002 yılında bir grup hayırsever tarafından yoksullukla mücadele için kurulan ve ülke genelinde sayıları 137 ye ulaşan Gıda Yardım Bankaları, başta toptancılar ve büyük marketler olmak üzere gönüllü kurum ve kuruluşlarca yapılan yardımları düzenli bir şekilde ihtiyaç sahiplerine dağıtıyor. Bazı Müslüman kuruluşların özellikle Kurban Bayramı'nda düzenli et yardımında bulunduğu Gıda Bankalarından yardım alan göçmen kökenlilerin oranının yüzde 25 civarında olduğu belirtiliyor.


Gıda Bankalarına yapılan yardımların ekonomik krizle bağlantılı olarak azaldığını ve bu durumun endişe verici olduğunu belirten Gıda Yardım Bankaları yöneticisi Harrie Timmerman, kendilerini gelecek yıl zor bir dönemin beklediğini vurguladı.  

Sisteminde, tüzüğünde veya senedinde ihtiyacı bulunanlara gıda, temizlik maddeleri ve giyecek yardımı yapabilmesine ilişkin hükümler bulunan ve kâr amacı gütmeyen dernek veya vakıf “Gıda Bankası” olarak adlandırılır. 

Gıda Bankası, üretici veya satıcılardan bedel ödemeden almış olduğu ürünleri, aracı işlevini görerek ihtiyacı olanlara düzenli ve sağlıklı bir şekilde ulaştıran kuruluştur.