İş Adamları İşbirliğini Geliştime Toplantısı


  • Kayıt: 09.05.2014 20:55:00 Güncelleme: 09.05.2014 20:57:00

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker: "Avrupa'da, Ural Dağları'ndan Porto'ya, Portakiz'e, İspanya'ya, Atlas Okyasu'na kadar 10 milyon kilometrekare alanda 2 bin 400 endemik bitki türü var. Sadece Türkiye'de ise 4 bin 200. Endemik bitki türü gelecek için, insanlık için gıda güvenliğinin temininde yeni imkanlar ve fırsatlar demektir" "Karadeniz ve Rize ekoturizmin en önemli destinasyonlarından biri olmaya adaydır.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, "Avrupa'da, Ural Dağları'ndan Porto'ya, Portekiz'e, İspanya'ya, Atlas Okyanusu'na kadar 10 milyon kilometrekare alanda 2 bin 400 endemik bitki türü var. Sadece Türkiye'de ise 4 bin 200. Endemik bitki türü gelecek için, insanlık için gıda güvenliğinin temininde yeni imkanlar ve fırsatlar demektir" dedi.
Eker, Rize Ticaret Borsası'ndan düzenlenen "Hollanda-Türkiye İş Adamları İşbirliğini Geliştirme Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, Hollanda'nın yıllık 72 milyar dolar tarım ve gıda maddesi ithal ettiğini, bunu işleyerek yaklaşık 100 milyar dolara ihraç ettiğini belirtti.
Hollanda'nın Osmanlı döneminde lale soğanlarını atlı arabalarla uzun bir yolculuk sonucu götürerek ıslah çalışması yaptıktan sonra üretimine başladığını ifade eden Eker, şunları söyledi:
"Bugün dünyanın en büyük çiçek borsası Hollanda'dadır. Çiçek alırlar, satarlar. İhtiyaç dehanın anahtarıdır. Bizim ülkemizde de geniş tarım alanı olmayan iller ve Rize farklı açılardan imkansızlıklara sahip. Yaşama arzusu, yaşama iradesi hicreti beraberinde getiriyor. Türkiye'de 1960'lı yılların başından itibaren Almanya, Hollanda, Fransa, Danimarka ve diğer bazı Avrupa ülkelerine Türkiye'de iş bulamamaktan dolayı, daha iyi bir hayat inşa etmek için giden vatandaşlarımız bugün Almanya'da, Hollanda'da 2. ve 3. kuşakları orada tutunmuşlar, oranın ekonomisine güç veren bir yapı kurmuşlar. Orada iş kuranlar şimdi doğdukları topraklardaki kardeşleri ile yeni iş arayışları içerisine girmiştir. Bu ruhu iyi değerlendirmek lazım."
Karadeniz Sahil Yolu'nun bitmesinin Karadeniz'i ve Rize'yi geliştirdiğini, yapımına başlanan Ovit Tüneli'nin tamamlanmasıyla Karadeniz, Akdeniz ve Basra Körfezi'nin birleşeceğini kaydeden Eker, "Irmaklar buluşuyor. Mezopotamya Irmaklar arası demektir. Potomya Irmak demektir. Artık ırmakların birleşmesi söz konusu. Bu bir tasavvurdur. Bir medeniyet tasavvurudur. Bir kalkınma, gelişme tasavvurudur. Önümüzde artık imkanlar, fırsatlar var. Önümüzde bu toprakların Bereketli ürünleri, imkanları var" diye konuştu.
Bakan Eker, 21. yüzyılda gelişimcilerin mücadele alanlarının, enerji, su, tarım ve gıda üzerine olacağını vurguladığını anlatan Eker, "Enerji, su, gıda ve tarım dünya bu üç sahada kavga edecek. Suyun yüzde 70-75'ini tarım kullanıyor. Su için yapılan kavgada aslında tarım ve gıda için yapılan kavga. Kavga alanı ikiye düşüyor. Biz 4 bin 200 endemik bitki türüne sahibiz Türkiye'de. Avrupa'da, Ural Dağları'ndan Porto'ya, Portekiz'e, İspanya'ya, Atlas Okyanusu'na kadar 10 milyon kilometrekare alanda 2 bin 400 endemik bitki türü var. Sadece Türkiye'de ise 4 bin 200. Endemik bitki türü gelecek için, insanlık için gıda güvenliğinin temininde yeni imkanlar ve fırsatlar demektir. Bunun üzerinde çalışmalıyız" ifadelerini kullandı.

 

- "Karadeniz ve Rize ekoturizmin en önemli destinasyonlarından biri olmaya adaydır"

 

Ekoturizmin, endüstriyel hayatın ağır yük, kir ve pasından arınmak isteyen kişilerin sığınacağı liman olduğunu vurgulayan Eker, "Karadeniz ve Rize ekoturizmin en önemli destinasyonlarından biri olmaya adaydır. Biz hükümet olarak bir çok enstrümanla destek sağlıyoruz. Gerek ekoturizm, gerek organik ürünler için, birçok tarımsal ürün ve gıda maddesi, balıkçılık olmak üzere bu imkanlara sahibiz. Bunların hepsini fırsata. imkana dönüştürmek zor bir şey olmasa gerek. Yeter ki bu iradeyi doğru ortaya koyalım" şeklinde konuştu.
Yaş çay sezonu ile yaş çay kilogram fiyatını açıkladıklarını hatırlatan Eker, şunları söyledi:
"Artık yeni yöntemlerle çaylıklarımızı geliştirmeliyiz. Eskiye, 1930'lardan itibaren dikilmiş olan çaylıkları 1994'den bu yana budama tazminatlarıyla birlikte desteklemeye çalışıyoruz ama bunların yenilenmesinin zamanı geldi. Bunların üzerinde çalışıyoruz. Sektörün önemli ürünü olan çayın çağdaş ihtiyaçlarına cevap verecek yeni bir mevzuatının da oluşma zamanı geldi. Hazırlıklarımızı yaptık. İnşallah çok kısa sürede Bakanlar Kurulunun gündemine taşıyacağız."

 

-"Cumhuriyet tarihinin en köklü reformlarını biz yaptık"

 

Bir çok alanda yenilikler yaptıklarını belirten Eker, şöyle devam etti:
"Bizim hükumetimiz reform hükumetidir. Cumhuriyet tarihinin en köklü reformlarını biz yaptık her zaman. En büyük alanlarda da reformlar yaptık. Türkiye hekim olmasını bildi Ak Parti ile. Ak Parti'nin Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile hikmetle sorunlarına yaklaştı. Hikmetle yaralarını, problemlerini sarmasını bildi. Sosyal problemlerimiz, 90 yıldır devam etmekte olan kanayan yara meselelerini yine hikmetle hükumetimiz, reformlarla demokratikleşmeyle çözüm süreciyle bu meseleyi ele almasını bildi. Kardeşliğin ve birlik beraberliğin yeniden tesisi, kendi medeniyetlerimizde var olan barışın şifrelerinin yeniden tesisinin oluşturulması bizim reformlarımızın en önemlilerindendir."
Alt yapıda, tarımda her alanda çok büyük reformlar yaptıklarını, miras yolu ile toprakların bölünmemesi için reform niteliğinde kararlar aldıklarını vurgulayan Eker, şunları kaydetti:
"Tarım alanında 21. yüzyılda son yüzyıldaki en büyük reformdur. Biz bu reformu yapmasaydık geleceğimizden emin olamazdık. Aşırı derecede bölünmüş bir tarımsal yapı dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde yok. İspanya, Almanya, İtalya ne de İsrail, bizim yaptığımız hiçbir yerde yapılmadı. Biz şimdi bu sorunu da çözüyoruz. Çay konusunda da reform denilebilecek bir uygulama ile Türkiye için bu kıymetli ürünü daha ekonomik, daha verimli, üreticisinin karnını daha rahat doyurabilecek bir uygulamaya adım atacağız."

 

-Başarının sırrı insan odaklı hizmet anlayışı

 

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ise Hollanda-Türk İş Adamları Derneğinin (HOTİAD) Hollanda'da yaptığı çalışmaları çok değerli bulduğunu belirterek, kendilerini kısa sürede gerçekleştirdikleri başarılı çalışmalardan dolayı tebrik etti.
HOTİAD gibi derneklerin yaptıkları çalışmaların bir nevi ekonomi diplomasisi olduğunu ifade eden Yazıcı, şunları söyledi:
"Ticaret insanların, ülkelerin birbirini tanımasını sağlayan, kültür köprüleri kuran bir faaliyettir. Sizlerin kurduğu bu köprüler, ticari ilişkilerin yanı sıra farklı milletlerle kültürel ilişkilerimizi de tarihten gelen bağlarımızı da kuvvetlendirmektedir. Uluslararası ticaretin hız kazandığı, rekabetin baş döndürücü hızla arttığı günümüz ticaret dünyasında iş adamlarımızın önemli işler başardığının farkındayız. Bu süreçte sizlerin karşılaşacağı her türlü sorunda yanınızda olmak üzere gayret sarf edeceğimizi özellikle belirtmeliyim."
Yazıcı, Türkiye'nin ekonomik alanda dikkatli yönetim tarzı ile banka ve finans alanında gösterdiği özenle hep pozitif doğrultuda adımlar attığını vurguladı.
Dünyanın en önemli sorunları arasında yoksulluğun geldiğine dikkati çeken Yazıcı, "Türkiye yoksullukla mücadelede en başarılı ülkeler arasındadır. Uluslararası kriterler olan günlük 1 doların altında, günlük 2 doların altında gelire sahip kimse ülkemizde kalmamıştır" dedi.
Yazıcı, Ak Parti hükumetlerinin başarılarının altında yatan en önemli faktörün her zaman merkezde insan odaklı hizmet anlayışı olduğunu belirterek, "Türkiye'nin bulunduğu konumu daha da yüksek yerlere getirmek için hükumetimiz aralıksız çalışıyor, çalışmaya da devam edecektir" diye konuştu.
Bakanlar Eker ve Yazıcı, daha sonra Rize Belediyesini ziyaret ederek, Belediye Başkanı Reşat Kasap ile bir süre görüştü. Bu sırada yöresel sanatçı Ahmet Çakar, bakanlara atma türkü söyledi.