Kuzey Hollanda Milli Görüş’te yetişen Hafızlar İcazetlerini aldılar


  • Kayıt: 20.05.2018 19:37:00 Güncelleme: 20.12.2020 13:05:36

Kuzey Hollanda Milli Görüş’te yetişen Hafızlar  İcazetlerini aldılar

 

Kuzey Hollanda Milli Görüş Federasyonu’nun dört şubesinde hafızlık yapan kız ve erkek öğrenciler Amsterdam’da  icazet programıyla hafızlıklarını tamamladıklarını gösteren icazet belgeleriyle birlikte hediyelerini aldılar.

 


 

Altısı erkek dokuzu kız toplam 15 öğrenci program boyunca heyecanlı dakikalar yaşadılar.

 

Hafızlar Amsterdam Selimiye, Amsterdam Mevlana, Amsterdam Caferi Sadık ve Zaandam Osmanlı gibi Milli Görüş’ün şubelerinden katıldılar.

 


Program esnasında, şubelerin hafızlık çalışmalarıyla alakalı olarak hazırlanmış slaytlar gösterildi. Tanıtım sonrası aynı şubenin hafızları kısa birer aşır okuyarak şubelerini temsil ettiler. Programda taç giydirme ve cübbe sarık takma merasimi çocuklara hocaları tarafından yapıldı. Hafız ve Hafizelerin hediyelerini Bölge İrşat Başkanı Ali Kartal Hoca verdi.

 


Hafızlık programının bölge sorumlusu Ahmet Kaya, öğrencileri Kur’an’ı Kerim’in değişik yerlerinden ezbere okutarak küçük imtihanlar yaptı.

 

 

Kuzey Hollanda Milli Görüş Başkanı Dalmaz,  “Bitkiler Kökünden İnsanlar Kulağından Sulanır”


Oktay Dalmaz, Hafızlık konusunda Kuzey Hollanda Milli Görüş’ün bölge olarak “ilk’e” imza attığını ve bu hafızlık müessesesini geliştirmek için her yıl yeni atılımlar yaptığını kaydetti. Dalmaz, hafızlığın ilk aşamasını bitirip sonra devam etmeyen çocuklarla alakalı bazı endişelerini dile getirdi.  “2012 yılından beri sürekli yüksek sesle dillendiriyoruz, ‘Hafız olmak çok zor bir şey, ama daha merdivenin birinci basamağı. Bunu ne anneler anladı ne babalar anladı ne de hafızlarımız anladı. Birinci basamakta işi bıraktılar.

 



 Biz hafızları bunun için yetiştirmiyoruz. Biz Avrupa’da bir destan yazıyoruz,  bunu hayata tatbik etmek ve devamlılığını sağlamak istiyoruz. Onun için biz diyoruz ki, hafızlıkla beraber çift kanatlı olabilmek için bu hafızlarımızın İslami ilimleri öğrenmesi yani dini eğitimlerini alması gerekiyor. Yoksa sadece Kur’an’ı ezbere okumak ne bunlara hayatlarında fazla bir şey kazandırır ne de topluma bir şey kazandırır. Hatta, İslam’a birazcık uzak mesafede duran insanların dinden soğumalarına sebep olacak hatalar yaptırır. Çünkü bilgisizlik hata yapmaya müsaittir. Halbuki toplumun gözünde hafız çok büyüktür. Ama o hafızlığın vakarının altını ilimle dolduramazsa yavrularımız çok basit dini konularda bilemezse hiç iyi olmaz. İşte bu hafızlık o zaman bir işe yaramaz. Hafızlarımızın dini eğitim almaları için biz bir proje başlattık, irşat başkanıma sordum, dini eğitim ve makam eğitimi almaya gelen kaç öğrenci var diye; otuz altı tane hıfzını tamamlamış öğrenciden sadece yedi kişi geliyor dedi. Biz niye kürek çekiyoruz o zaman. Biz bölge olarak şu hafızlığa harcadığımız eforu hiçbir eğitim dalına harcamadık.  Bu kadar önem vermedik bu kadar öne çıkarmadık. Bakın şu anda altı tane hafızımız cübbe sarık giydi. Ben istiyorum ki bunlar beş yıl içerisinde İslam toplumu milli görüş teşkilatlarının başta Amsterdam olmak üzere camilerinde imam – hatip olsunlar. Aksi halde bunların hiç birisinde bu hafızlığın kalmayacağından korkuyorum. Kur’an’ı ezberleyip de unutmak çok büyük bir günah ve vebaldir.

 

 

Anne babalar size sesleniyorum; Yavrularımıza sahip çıkalım.


 Ahmet hocam salondaki siz anne babalardan “yavrularına destek olacaklarına dair” bir söz aldı. Çocukların ezberlerini muhafaza edebilmeleri konusunda, sizlerin destiğine çok ihtiyaçları var. Onlara daha bu işin bitmediğini uygun bir şekilde anlatmanız gerekiyor.

 


Aynı zamanda bu gün burada 9 tane Hafize kızımız icazetlerini aldılar.

 


Biz bunların bölgemizde ve şubelerimizde görev almalarını, hoca hanım, hatibe olmalarını istiyoruz. Bu çerçevede başta şube başkanlarımız olmak üzere yöneticilerimize diyorum ki, “bunlara sahip çıkın” bunlara sahip çıkmaz isek bu da büyük vebaldir. Bu yavrularımız saat ücreti 2-3 euro alabilmek için süper marketlerde çalışmasınlar. Teşkilatlarda verin bunlara cep harçlıklarını, bunlar yardımcı eğitmen olarak kendinden alt sınıfta olanlara hocalık yapsınlar.

 

 

Biz teşkilat olarak yetiştirdiğimiz yavrularımızı istihdam edelim ve onlardan istifade edelim istiyoruz.


 Bu yavruların elbette hepsi hoca olmayabilir, biz yine de teşkilatlarımızla bağlarının devam etmesini istiyoruz. Çünkü; teşkilat ve cami ile bağı kopan bu toplumda kaybolur gider. Allah korusun. Bu yavruların mutlaka cami gölgesinde olması lazımdır. Hıfz dediğimiz şey tekrar isteyen bir şeydir. Tekrar etmediğiniz zaman kaybedersiniz. Bu aynen çiçeği sulamak, bitkiye su vermek gibidir. Onu vermediğiniz takdirde o bitkiyi kaybedersiniz. Bu yavruların sulanmaya ihtiyacı var. Mevlana’nın bir sözü var, diyor ki; “insan kulağından sulanır, bitki kökünden”

 

 

Yani bu yavrular hak söz dinleyerek kulağından sulanması gerekir, İslami bilgileri hafızalarına yüklemeleri gerekir. Bölge başkanı olarak diyorum ki; bilhassa erkek hafızları yetiştirelim ve istekli olanlarını Almanya’daki Mainz İlahiyat Meslek Okuluna gönderelim. Orada okusunlar ve imam hatip adayı olarak dönsünler. Kendilerine iş garantisi veriyoruz. 2 bin Euro net maaş vadediyoruz.

 


Size bir müjde daha vereyim. Uluslararası Amsterdam Üniversitesinin imzasını attık ve Üniversitemizi kurduk. Biz, bu yavrularımızın üniversitede ilahiyat okumalarını da istiyoruz. Türkiye’ye veya bir başka yere gitmeye gerek kalmadan burada ilahiyat okusunlar. Hem Hollandaca hem Türkçe eğitim verilecek. İleriki yıllarda Arapça ve İngilizce bölümleri de olacak. Ayağınıza bu fırsat geliyor. Bu toplum bizden çok şey bekliyor. Netice itibarıyla eğitim uzun soluklu bir yolculuktur ama başarılamayacak bir şey değildir. Biz dini donanıma sahip hafızlar yetiştirmek istiyoruz.” Allah’ın izniyle bu da olacaktır.

 



Amsterdam