Irkçılık, kısaca farklı bir ırka ya da etnik kökene sahip olan bireylere yönelik ön yargı, ayrımcılık veya düşmanlık olarak tanımlanabilir. Dünya’nın birçok yerinde insanlar dil, din, ırk gibi etkenlerle kendisinden farklı olan kişilere ön yargı besleyebiliyor. Hollandalı bir araştırmacı, tamamen öğrenilmiş bir davranış olan bu ön yargının kökenlerini inceledi.
Ymke de Brujin adlı akademisyen, çocukların toplumdaki çeşitliliği nasıl algıladığını inceleyen bir doktora çalışması yaptı. “Hollanda’da Etnik Çocuklar Arası Ön yargı: Ebeveynlerden ve Resimli Kitaplardan Sosyal Öğrenme” başlıklı araştırmayla çocukların küçük yaşlardan itibaren etnik kökenlere karşı ön yargı geliştirdiği ortaya çıktı.
Çocuklar farklı etnik kökenli çocuklarla oyun oynamayı tercih etmiyorMümkün olan en erken aşamada ön yargı gelişiminin önünün kesilmesinin önemini belirten Bruijn, Hollanda’daki çocuklarda önyargının nasıl ortaya çıktığını anlamak için bir araştırma yaptı. 6 ile 10 yaş aralığındaki çocuklar ve ailelerinin maruz kaldıkları davranış ve ideolojileri inceledi. Ebeveynlerin ya da kitapların çocuklara olumlu ya da olumsuz nasıl bir katkı sağladığını inceledi. 2017’de başlayan araştırmada, 300’e yakın çocuk ve ailesi ile mülakatlar, oyunlar ve bilgisayar görevlendirmeleri yapıldı. Bruijn’in yaptığı çalışmayla, çocukların farklı etnik kökenlere sahip insanlara karşı tutumlar ve ön yargıların oluşmasında etkili olan faktörler belirlendi.
Araştırma kapsamında çocuklara farklı etnik kökenlerden; ten rengi beyaz ya da siyah olan, orta doğu görünümündeki çocukların fotoğrafları gösterildi ve “Doğum gününe kimi davet etmek istersin, kimin yanında oturmak istersin, kiminle oyun oynamak istersin” gibi sorular soruldu. Katılımcılardan çoğu beyaz ten rengine sahip çocukları seçti. Sorular olumsuz olarak sorulduğunda ise beyaz ten rengine sahip çocuklar daha az seçildi.
Sonuçlar, Hollanda’da yaşayan beyaz ten rengine sahip çocukların, küçük yaşlardan itibaren farklı kökene sahip bireylere ön yargı geliştirmeye başladığını gösterdi.
