Yurtdışında yapılan boşanmalar, Türkiye’de geçerlilik kazanacak mı?

Belirlenen en temeli görevi; Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının sorunlarının tespiti ve yapılacak çalışmaların koordinasyonu ile ilgili önerilerde bulunmak olan Yurtdışı Vatandaşlar Danışma Kurulu Üyesi Av. Ejder Köse, yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye'de de geçerlilik kazanmasını yapılacak ilk kurul toplantısında gündeme alınması için öneride bulundu.


  • Kayıt: 21.10.2014 21:13:00 Güncelleme: 21.10.2014 21:16:00

Belirlenen en temeli görevi; Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının sorunlarının tespiti ve yapılacak çalışmaların koordinasyonu ile ilgili önerilerde bulunmak olan Yurtdışı Vatandaşlar Danışma Kurulu Üyesi Av. Ejder Köse, yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye'de de geçerlilik kazanmasını yapılacak ilk kurul toplantısında gündeme alınması için öneride bulundu.

 

''Hollanda'nın çeşitli bölgelerinde Türk Sivil Toplum Kuruluşları ile yaptığım istişarelerde, katıldığım etkinliklerde, bulunduğum topluluklarda ve takip ettiğim davalarda karşılaştığım Türk toplumunun/diasporanin mağduriyetine sebep olan bir hususu sizinle paylaşmak istiyorum.

 

Yurtdışındaki “Boşanma” Kararlarının Türkiye’de Tanınması ve Tenfizi

 

Yurtdışında alınan boşanma kararlarının Türkiye’de geçerlilik kazanması süreci vatandaşlarımızın mağduriyetine sebep olmaktadır. Ülkemizde “tanıma ve tenfiz” davalarında, bütün şartlar oluşmuşsa dahi taraflara tebligat şartı bulunmaktadır ve taraflardan birinin başka bir ülkede ikamet etmesi durumunda bu tebligat prosedürü aylar hatta yıllar sürebilmektedir. Bu sürecin uzaması davanın neticelenmesini tamamen usuli sebeplerle geciktirmekte, yurtdışında alınan kesin hükümlerin ülkemizde geçerlilik kazanmasını zorlaştırmaktadır. Kaldı ki kanunda sayılı şartlar gerçekleştikten sonra kendisine tebligatın ulaşması beklenen taraf itiraz etse bile bu durum dava sonucunu değiştirmemektedir. Bu uzun süreçten çekinen veya dava için masraf yapamayacak durumda olan vatandaşlarımız ise bazen tanıma ve tenfiz davalarına hiç başvurmamaktadır.

 

Uygulamada yurtdışında boşanan birinin, bu kararla ilgili tanıma, tenfiz süreci devam ederken tekrar başka biriyle evlenmesi oldukça sık karşılaşılan bir durumdur. Bu gibi durumlarda, boşanma kararı ülkemizde geçerlilik kazanmadığı için yeni eşinden olan çocukları nüfusta eski eşi adına kaydedilmekte ve karışıklığa, vatandaşlarımızın mağduriyetine sebep olmaktadır.

 

Yurtdışında boşanıp ülkemize kesin dönüş yapan vatandaşlarımız da farklı bir şekilde mağdur olmaktadır. Şöyle ki yurtdışındaki boşanma kararı ülkemizde geçerli olmadığı için vatandaşlarımız tekrar evlenme niyetinde olsalar dahi resmi olarak evli görüldükleri için evlenememektedir. Tanıma ve tenfiz sürecine başvuran vatandaşlarımız evliliklerini yıllarca ertelemek zorunda kalmaktadır.

 

 

Yurtdışında alınan boşanma kararlarının çeşitli sebeplerle ülkemizde tanıma ve tenfiz davalarına konu edilmemesi veya edilmesine rağmen sürecin uzun sürmesi miras hukukunda da karışıklığa sebep olmaktadır. Boşanma kararının ülkemizde kesin hüküm teşkil etmemesi sebebiyle eski eş, boşandığı eşinin vefatı durumunda nüfus kayıtlarında halen kanuni mirasçı olarak görülmektedir.

 

Vatandaşlarımızın bahsettiğimiz mağduriyetlerinin önüne geçmek için bu süreci kısaltmak zaruriyeti bulunmaktadır. Ülkemizdeki uygulamaya alternatif olarak Hollanda hukukundaki uygulama gösterilebilir. Farklı ülkelerde alınan kesinleşmiş boşanma kararları, belediyelerce incelenmek suretiyle onaylanarak “idari bir işlemle” Hollanda iç hukukunda da geçerlilik kazanmaktadır. Böylece boşanma kararlarının geçerliliği talebi çok kısa bir sürede neticelenmekte, insanların mağduriyeti ortadan kaldırılmaktadır. Bu durum mahkemelerdeki gereksiz iş yükünün önüne geçmekte, zaman ve para kaybını engellemektedir. Belediyeler, başvuruda bir eksiklik tespit etmeleri durumunda “ret” kararı vermekte, tanıma, tenfiz talebi ancak bu durumda mahkemeye intikal etmektedir.

 

Bir başka alternatif ise ülkemizdeki mirasçılık belgesinin alınması sürecidir. Türkiye’de gereksiz yere mahkemeleri meşgul edip, vakit kaybına sebep olan mirasçılık belgeleri önceleri sadece Sulh Hukuk Mahkemelerinden alınabiliyorken, 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı kanunun 19. maddesiyle Medeni Kanun’da yapılan değişiklikle artık noterlerden de alınabilmektedir. Bu durum Sulh Hukuk Mahkemelerinin iş yükünü azalttığı gibi süreci hızlandırmış vatandaşlarımızın taleplerinin daha çabuk karşılanması sağlamıştır.

 

Kesinleşmiş bulunan boşanma kararlarıyla ilgili açılan tanıma ve tenfiz davalarının neredeyse tamamı olumlu sonuçlanmaktadır. Fakat başta tebligat işleminin uzun sürmesi olmak üzere çeşitli sebeplerden ötürü bu süreç yavaş ilerlemekte bazen ilgiliye tebligat yapılamaması sebebiyle neticelenmemektedir.
Yukarıda bahsettiğim Hollanda iç hukukundaki tanıma prosedürüne veya ülkemizde mirasçılık belgelerinin temin edilmesinde artık noterlerin de yetkili kılınmasına paralel olarak boşanma kararlarının tanınması ve tenfizi için ülkemizde belediyeler, nüfus idareleri veya noterler görevlendirilebilir. Başvuruda eksiklik bulunması veya tanıma kararının ciddi bir muhakeme sürecini gerektirmesi durumunda yetkili kılınan kurumlar ret kararı vererek olayın yine mahkemelere intikalini sağlayabilir. Böylece gerekli şartları taşıyan boşanma kararları kısa sürede ülkemizde geçerlilik kazanacak, eksiklik bulunan kararlar ise mahkemelerce değerlendirilecek, böylece adaletin hızlı ve sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesi sağlanacaktır.

 

Yurtdışı Vatandaşlar Danışma Kurulu üyesi olarak yukarda belirttiğim hususları sizlere iletmeyi bir görev olarak gördüğümü de belirtmek isterim. Ayrıca tanıma ve tenfiz davaları için bahsettiğim öneriler uygun bulunarak gerçekleştirilirse vatandaşlarımız büyük bir memnuniyet duyacak, ülkemizdeki mahkemelerin iş yükü azalacak, para ve zaman kaybının da önüne geçilecektir.
Böylesi bir gelişme, Hollanda ve Avrupa genelinde yaşayan Türk toplumuna çok büyük bir kolaylık sağlayacaktır.''