Fransa, imam yetiştirmek istiyor

Fransa'da Sosyalist hükümetin "yeni Müslüman açılımı" çerçevesinde imamlar için eğitim ve diploma zorunluluğu getirme girişimine akademisyenler karşı çıkıyor.


  • Kayıt: 04.03.2015 14:08:00 Güncelleme: 04.03.2015 14:08:00

- Akademisyenler, devletin imam yetiştirmesine karşı çıkıyor

 

- Strasbourg Üniversitesi Siyaset Tarihi Profesörü Akgönül: "Fransa'da devlet dini ibadetten elini çekmiş ise aynı ilke Müslümanlar için de uygulanmalı"

 

- Fransız felsefeci Pene-Ruiz: "Hükümetin tavrı, laiklik karşıtı"

 

Fransa'da Sosyalist hükümetin "yeni Müslüman açılımı" çerçevesinde imamlar için eğitim ve diploma zorunluluğu getirme girişimine akademisyenler karşı çıkıyor.

 

Konuyla ilgili görüşlerini açıklayan akademisyenler, bu girişimin 1905’den bu yana yürürlükteki devlet ve din işlerini düzenleyen yasaya aykırı olduğu düşüncesinde.

 

Strasbourg Üniversitesi’nde görevli siyaset tarihi profesörü Samim Akgönül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Fransa'da devlet, dini ibadetten elini çekmiş ise aynı ilke Müslümanlar için de uygulanmalı" dedi.

 

Fransa'da laiklik ilkesinin dinamik bir kavram olduğunu kaydeden Akgönül, "Bu sistem 20. yüzyıl başında Katolikleri evcilleştirdikten sonra daha sakin bir  tarafsızlık anlayışına yerleşmişti. Ancak 1990’lardan itibaren tekrar toplum inşası görevine getirildi. Bunun en önemli sebebi elbette artık görünürlük talep etmeye başlayan Fransa doğumlu Müslümanlar. Fransız devleti, imamlar aracılığıyla bu toplumu da evcilleştirmek istiyor ancak kanımca burada bir dizi yanlış var" dedi.

 

Birinci ve en önemli yanlışın Fransa Müslümanlarını sadece dini bir grup olarak öncelikle ele almak olduğunu belirten Akgönül, "Fransa Müslümanlarının imamlar aracılığıyla Fransızlaştırılacağını ve görünmez olacaklarını düşünmek büyük bir hata" dedi.

 

İkinci yanlışın imamlara yüklenen abartılı sosyal görev olduğunu ifade eden Akgönül şunları söyledi:

 

"İmam kavramı Katoliklikteki rahip kavramının eşi değil. Toplumda imamlar tavsiye sorulacak, akil insan gibi görülmüyorlar. Üçüncü yanlış artık oturmuş olan tarafsızlık ve her dine eşit mesafe ilkesinden Müslümanları kontrol etmek adına taviz vermek. İnanmış Müslümanlar hala köken ülkelerden gelen imamları daha otantik ve daha tercih edilir buluyor. Dördüncü yanlış, bu eğitimi alacak insanların imam olmak isteyeceklerini düşünmek."

 

"Burada amaç aslında var olmayan ama devletin ilkelerine hizmet edecek Müslüman bir Ruhban sınıfı yaratmak. Kanımca bu girişim başarısız olmaya mahkumdur" diyen Akgönül, sonuç olarak devlet dini ibadetten elini çekmiş ise aynı ilkenin Müslümanlar için de uygulanması gerektiğini sözlerine ekledi.

 

 

- "Din adamları sadece kendi dinleri tarafından eğitim alabilir" -

 

Fransız felsefeci ve laiklik konusunda yazdığı kitapları ile tanınan Henri Pene-Ruiz, France 24 haber kanalı internet sitesine yaptığı açıklamada, hükümetin "yanlış bir yolda olduğunu" belirterek, "hükümetin bu tavrının laiklik karşıtı olduğunu" söyledi.

 

Fransız uzman, kamu kaynaklarının devlete imam yetiştirilmesi için kullanılmasının devlet ve dini kurumlar arasında tarihte yaşandığı gibi yine "tehlikeli bir bağımlılığı beraberinde getireceğini" savundu.

 

Pena-Ruiz, "Laiklik ilkesi, bugün karşılıklı bağımsızlık ilkesi üzerine kuruldu. Devletin bir dinin faaliyetlerini düzenleme gibi bir işi olamaz. Devletin görevi sadece yasaların uygulanıp uygulanmadığı kontrol etmektir" dedi.

 

Fransa'daki Müslümanların da bu öneriye hoş bakmayacaklarını kaydeden Pena-Ruiz, "Gözüm sende mesajı veren bu tavır Müslümanları da rahatsız edecektir" ifadesini kullandı.

 

Fransa'da dinler tarihi konusunda çalışmalarıyla bilinen Odon Vallet ise hükümetin bu girişimiyle "devletin laiklik ilkesini tehlikeye attığını" söyledi.

 

Vallet, "Fransız yetkililerin, siyasi bağlantısına bakmaksızın, din görevlilerine din eğitimi vermesi yanlış olur. Musevi, Katolik, Protestan veya Müslüman din adamları sadece kendi dinleri tarafından eğitim alabilir" ifadesinini kullandı.  

 

 Odon Vallet, "hükümetin, din adamlarından belirli bir davranış talebinde bulunarak, laiklik ilkesini tehlikeye attığını" kaydetti.

 

Fransa'da imamların eğitime tabi tutulacağı geçen hafta açıklanmıştı. Hükümet, geçen hafta açıkladığı İslam eylem planı kapsamında, imamların eğitiminin yanı sıra helal et kesimi için hazırlanan mezbahalar, ibadet yerlerinin güvenliği, laiklik konusu ve ülkedeki Müslümanların günlük hayatta karşılaştığı sorunlara çözüm önerilerinin İslam dini temsilcileriyle masaya yatırılacağını duyurmuştu. 

 

Fransa'da sayıları 2 bin 300'ü bulan ibadet yerinde görevli imamların önemli bir kısmının Fransızcayı ve Fransız kanunlarını bilmemesi gerekçesiyle bu kişilere verilecek eğitimin de hükümetin öncelik vereceği konular arasında yer alacağı kaydedilmişti.

 

Avrupa'da en çok Müslümanın bulunduğu ülkeler arasında ilk sırada yer alan Fransa'da yaklaşık 5 milyon Müslümanın yaşadığı tahmin ediliyor.