Aspirin nedir? Nasıl ve ne için kullanılır? Faydaları ve zararları:

Aspirin, dünyanın en popüler ve yaygın kullanılan ilaçlarından biridir. Hafif ve orta şiddette ki ağrıların tedavisinde kullanılır...


  • Kayıt: 01.10.2021 22:48:34 Güncelleme: 01.10.2021 22:52:43

Aspirin, dünyanın en popüler ve yaygın kullanılan ilaçlarından biridir. Hafif ve orta şiddette ki ağrıların tedavisinde kullanılır. Ateş düşürücü ve kan sulandırıcı olan Aspirin, ayrıca anti-enflamatuar özelliğe olduğu için romatoid artrit gibi eklem iltihaplanmalarının tedavisinde de kullanılır. Aspirinin düşük dozda kullanımı, kanın pıhtılaşmasını önler. Bu nedenle felç ya da kalp krizinin tekrarının önlenmesi için kullanılır. Ancak dikkatli kullanılması gereken bir ilaçtır. Mide rahatsızlığı olanlar ya da kanama riski olan hastalar aspirin kullanmamalıdırlar. Pek çok ilaçla etkileşime girebildiği için kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmanız gerekir.

Aspirinin etken maddesi asetilsalisilik asit’tir ve steroid olmayan ağrı kesiciler grubuna ait bir ilaçtır. Ağrı kesici, ateş düşürücü ve kan sulandırıcı özellikleri vardır. Aspirinin ham maddesi olan salisilik asit ve türevleri söğüt gibi bazı bitkilerin yaprak ve kabuklarında bulunur. Salisilik asit antiseptiktir ve bazı gıdalara koruyucu olarak ta katılır.

Aspirinin hastalıkları önlemedeki rolü 50 yıl boyunca anlaşılamamıştır. 1950’de Amerikalı pratisyen Dr. Craven, 6 yıl boyunca günlük aspirin alan 8000 erkek hastanın hiçbirinin kalp krizi geçirmediğini fark ederek hastalarına kalp krizi riskini azaltmak için günlük aspirin önermiştir (ancak FDA aspirinin bu amaçlı kullanımını 1988’e kadar onaylamamıştır). 1970’te Sir John Vane ve ark. Ağrı kesici etkisini göstererek Nobel ödülü almışlardır.

Aspirinin içeriği

Aspirin asetilsalisilik asit etken maddesini içerir. Kullanımda olan ticari formlarda asetilsalisilik asit etken maddesinin yanı sıra etken maddenin ilaç formuna gelmesini sağlamak için yardımcı maddeler de bulunur.

Aspirin yüksek dozlarda (300 mg ve üzeri) ağrı kesici, ateş düşürücü ve antienflamatuar (yangı giderici) özellik gösterir. Kısa süreli olarak baş ve diş ağrısı gibi genel ağrı tedavisinde, ateş düşürmede ve yangı giderici olarak kullanılır. Uzun süreli düşük dozlarda (75 mg) kan sulandırmak için kullanılır.

Bu özelliği sayesinde kan pıhtılaşmasının bir risk olduğu kalp krizi, anjina, felç, iskemik atak, periferik arter hastalığı, koroner arter by-pass ameliyatı, kalp ve damarlarla ilgili diğer operasyonlar sonrasında kullanılır.

Koroner damar hastalığı bulunan ve aspirin kullanmasına mani bir durumu olmayan tüm hastalar için aspirin yararlıdır. Günde 75-100 mg doz bu amaç için yeterlidir; daha yüksek dozlarda kanama riski artmaktadır. Bilinen kalp hastalığı olmayanlarda aspirin kullanma kararını hekimleri vermelidir.

Aspirin nasıl kullanılmalı?

Aspirin kan sulandırıcı özelliği nedeniyle mutlaka doktor tavsiyesi ile kullanılmalıdır. Reçete edilenden daha fazla ya da daha az dozda kullanılmamalıdır.

Aspirin kullanımı sırasında mideniz rahatsız olursa gıda ile almanız tavsiye edilir.

Aspirin tabletleri ezilmemeli, çiğnenmemeli, kırılmamalıdır.

Bazı aspirin formları özellikle bağırsakta çözünmesi için özel bir formda üretilmiştir. Bu nedenle tablete herhangi zarar vermeden sadece su ile yutmanız gerekmektedir.

Yakın zamanda herhangi bir ameliyata girecekseniz aspirin kullandığınız konusunda mutlaka doktorunuzu bilgilendirmeniz gerekir. Doktorunuz hastalığınızın ve operasyonunuzun durumuna göre aspirin tedavinize bir süre ara verebilir.

İlacınızı oda sıcaklığında nemden uzak bir şekilde saklamanız tavsiye edilir.

Aspirin dozları

Aspirin yemekle alınmalıdır. Kullanım miktarına göre doz ayarı günde 50 mg ila 6000 mg arasında değişkenlik gösterebilir. Önerilen kullanım dozları genelde şöyledir:

· Hafif ve orta derecede ağrı: Normal dozlar her 4 saatte bir 350mg ya da 650 mg veya 6 saatte bir 500 mg

· Romatoid artrit: Her 4-6 saatte bir 500 mg / 4 saatte bir 650 mg / 4-6 saatte bir 1000 mg / Günde iki kez 1950 mg.

· Kalp krizini önlemek için: Günlük 75, 81, 162 veya 325 mg

· Başka bir felç riskini önlemek için: Günde 75 ila 100 mg

· 160 ila 325 mg non-enterik kaplı aspirin, kalp krizi semptomları yaşandığında hemen çiğnenmelidir.

Aspirin ve ağrı tedavisi

Aspirin ağrı kesici ve yangı giderici özellik gösterir. Vücudumuzda yangıya (enflamasyon) neden olan prostaglandinler adı verilen çeşitli moleküller bulunur. Ağrı oluşumunda ve yangı oluşumunda görev alan bu moleküllerin üretilmesi aspirin tarafından engellenir. Bu etki aspirin dozu 300 mg’ın üzerinde olduğu zaman ortaya çıkar.

Aspirin’in kalp krizi üzerine olumlu etkisi ilk defa 1974 yılında gösterilmiştir. Geçen 40 yıl içinde yapılan klinik çalışmalar, kalp – damar hastalığı olan, kalp krizi geçirmiş, balon- stent tedavisi yapılmış veya koroner bypass operasyonu geçirmiş erkek ve kadınlarda, aspirinin yararlı olduğu kanıtlanmıştır.

Günümüzde, kalp damar veya beyin damar hastalığı geçirmiş hastaların, herhangi bir engelleyici durumu yoksa, düşük doz aspirini ömür boyu kullanması tavsiye edilir. (4)

Aspirin mide kanaması riskini arttırabilir. Bu nedenle kalp damar hastalığı riski düşük olan kişilere genellikle aspirin önerilmez.

Aspirin ve kanser

Son yıllarda yapılan pek çok bilimsel çalışmanın sonuçlarına göre, bazı durumlarda düzenli Aspirinin kullanımı, kanseri önleyici etkilere sahip. Yine aspirinin pek çok kanser dürünün gelişmesini yavaşlattığı yada kanser hastalarının tedavisine eklendiğinde başarıyı arttırdığına dair de bilimsel çalışmalar giderek artmaktadır. Ancak doktor kontrolü ve tavsiyesi dışında düzenli ve yaygın aspirin kullanımı tehlikeli sonuçlar yaratabilir.

Aspirin maskesi ve cilde faydaları

Aspirinin cilt üzerine uygulanması için çeşitli maske tarifleri son dönemde oldukça yaygınlaşmış durumda. Özellikle akne tedavisi için önerilen aspirinin cilt üzerine uygulanmasının bilimsel olarak kanıtlanmamıştır.

Bunun yanı sıra ciltte kızarıklık ve tahrişe neden olabilir. Akne tedavisinde kullanılan etken madde aspirinin etken maddesi olan salisilik asittir ve belirli bir dozda hekim reçetesi ve eczacınızın hazırlayacağı majistiral ilaçla uygulanması gerekmektedir.

Aspirin hangi hastalıklara iyi gelir?

Aspirin, hafif-orta şiddetteki ağrıları, migren ağrısını ve ateşi tedavi etmek için en sık kullanılan ilaçlardan biridir.

Yaygın kullanım alanları arasında:

· Baş ağrısı

· Regl ağrıları,

· Soğuk algınlığı ve grip

· Burkulma ve zorlanmalar

· Artrit gibi uzun süreli durumlar yer alır.

Hafif ve orta derecede ağrı için, sadece aspirin yeterlidir. Orta ve şiddetli ağrı için, genellikle diğer opioid analjezik ve NSAID’lerle birlikte kullanılır.

Yüksek dozlarda, aşağıdaki belirtileri tedavi edebilir veya azaltabilir:

· Romatizmal ateş

· Romatizmal artrit

· Diğer eklem iltihaplanmaları

· Kalp zarı iltihabı

Günde 75-81 miligram (mg) dozunda düşük doz aspirin, kan pıhtılarının oluşmasını önlemek için bir antiplatelet ilaç olarak kullanılabilir.

Düşük dozlarda kullanıldığı hastalıklar:

· Kan pıhtılarının oluşmasını önlemek ve geçici iskemik atak (TIA) ve kararsız angina riskini azaltmak

· Pıhtı oluşumunu önleyerek kardiyovasküler hastalığı olan hastalarda miyokard enfarktüsünü önlemek

· Felçten korunmak. Ancak felç tedavisinde kullanılmaz.

· Kolorektal kanseri önlemek

Aspirinin kan pıhtılaşmasını engelleyici özelliğinin keşfinden sonra ağrı kesici etkisi geri planda kalmıştır. Günümüzde daha çok kalp hastalıklarında kan pıhtılaşmasını engellemek için kullanılmaktadır.

Kimler aspirin kullanmamalı?

Aspirin kan sulandırıcı özelliği nedeni ile kanamaya meyil oluşturacak durumlarda oldukça risklidir. Aspirin’in en önemli yan etkisi kanamadır. Kanamaların çoğu mide-barsak kanamaları olup bazı kanamalar hayatı tehdit edecek kadar ciddi olabilir. Aspirin’e bağlı kanama riski en yüksek olanlar:

· Daha önce ülser veya kanama geçirenler,

· Hemofili gibi herhangi bir kanama bozukluğu olan hastalar

· Yaşı 60’tan büyük olanlar

· Yüksek doz ilaç alanlar,

· Kortizon veya ek kan sulandırıcı ilaç alan hastalardır.

UYARI: Aspirinin bağırsakta çözünmesi ya da düşük dozda alınması kanama riskini azaltmaz. Eğer kanama riskiniz yüksekse ve yine de aspirin kullanmak zorundaysanız, aspirinle birlikte mide koruyucu ilaç da kullanmalısınız.

Ayrıca aspirinin kullanımı bazı hastalıklar durumunda son derece sakıncalı olabilir. Bu hastalıklara örnek verecek olursak:

Bronşiyal astım, saman nezlesi, nazal polipler veya kronik solunum yolları hastalıkları

Şiddetli karaciğer yetmezliği, karaciğer fonksiyonlarında bozukluk, şiddetli böbrek yetmezliği, kontrol altında olmayan şiddetli kalp yetmezliği, şiddetli hipertansiyon ve taşikardinin eşlik ettiği hastalıklar

Koroner arter hastalığı, tiroid fonksiyon bozukluğu

Diyabet

Ateşli çocuk hastalıkları (Özellikle viral hastalıkların neden olduğu ateşli hastalıklarda ateş düşürme amaçlı aspirin kullanımı Reye Sendromu adı verilen ölümcül çok ciddi bir beyin ve karaciğer hastalığına neden olur. )

Ağrı kesicilere, asetilsalisilik aside, diğer salisilatlara veya ilacın herhangi bir bileşenine karşı alerjisi olanlar

Aspirin kullanılmaması gereken durumlar

Kan sulandırıcı etkisine bağlı olarak, asetilsalisilik asit, cerrahi operasyonlar sırasında (diş çekimi gibi küçük cerrahi girişimler de dahil) ve operasyondan sonra, kanama eğiliminde artışa yol açabilir.

Aspirin düşük dozlarda ürik asit atılımını azaltır. Bu durum düşük ürik asit atılımına eğilimi olan kişilerde, gut hastalığını tetikleyebilir.

Alışkanlık haline gelmiş ağrı kesici kullanımı (özellikle değişik ağrı kesici ilaçların kombinasyonları) böbreklerde kalıcı harabiyete neden olabilir (analjezik nefropatisi).

Hamilelikte aspirin

Aspirin hamilelik kategorisi 1.ve 2. 3 aylık dönem için C, 3. 3 aylık dönem içinse D’dir. Hekiminiz gerekli görüyorsa bazı plasental yetmezlik durumlarında aspirin kullandırılmakla birlikte genel olarak kullanımı risklidir. Emzirme döneminde ise aspirinin kullanılmaması gerekir.

Aspirin hangi ilaçlar ile kullanılmamalı?

· Kan sulandırıcı diğer ilaçlar

· Kortikosteroid ilaçlar

· Digoksin

· Diyabet ilaçları

· Diğer ağrı kesiciler

· Metotreksat

· MAO inhibitörleri

· Valproik asit

Yukarıda bulunan etken maddeler aspirin ile ciddi etkileşimi olanlardır. Bu ilaçlarla aspirinin birlikte kullanımı ilaçların etkisini azaltabilir veya arttırabilir. Bu nedenle aspirin kullanmadan önce mutlaka hekiminiz ve eczacınıza danışınız.


Eğer, sitolapram, essitolapram, fluoksetin, fluvoksamin, paroksetin, sertralin, trazodon veya vilazodon etken maddelerinden birini içeren bir antidepresan kullanıyorsanız aspirin kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışın.

Bu ilaçların yanı sıra farklı bir ağrı kesici kullanmak da kanama eğilimini arttırabilir. Aspirinin yanı sıra herhangi bir ağrı kesici kullanmadan önce mutlaka hekiminize danışın.


Aspirin ne yoğunlukta ve süre ile kullanılabilir?

Aspirin doz miktarına göre farklı etkiler gösteren bir ilaçtır. Yüksek dozlarda ağrı kesici, düşük dozlarda kan sulandırıcı özellik gösterir. Ağrı kesici olarak daha kısa sürelerde kullanılırken, kan sulandırıcı amaçla çok daha uzun sürelerde kullanılabilir.

Aspirin ağrı kesici etkisi nedeniyle kullanılıyorsa dört günden uzun süre kullanılmamalıdır.
En uygun kullanım süresi ve dozuna hekiminiz karar verecektir.

Aspirinin zararları ve yan etkileri

Her ilaçta olduğu gibi aspirinin de doza bağlı olarak faydalarının yanı sıra zararları ve yan etkileri mevcuttur. Bilinen yan etkilerin haricinde farklı bir durumla karşılaşırsanız mutlaka hekiminize ve eczacınıza danışınız.

 

Aspirin yan etkileri

Aspirin kullandıktan sonra yüzünüzde, dilinizde, dudak veya boğazınızda şişme gibi alerji belirtileri gözlerseniz hemen acil servise başvurun. (6) Aşağıdaki durumlardan birini gözlemlerseniz ilacı kullanmayı bırakıp, doktorunuzu arayın.

· Kulaklarda çınlanma, konfüzyon, halüsinasyon, hızlı nefes alıp verme, konvülsiyon

· Ciddi düzeyde mide bulantısı, kusma ve mide ağrısı

· Kanlı dışkı, kanlı öksürük ya da kusma

· 3 günden fazla süren ateş

· Ödem veya 10 günden fazla süren ağrı

Bunların dışında aspirinin bilinen yan etkileri aşağıdaki gibidir;

· Çeşitli cilt reaksiyonları

· Mide ekşimesinden dolayı duyulan göğüste yanma hissi, bulantı, kusma, karın ağrısı

· Burun, dişeti kanamaları

· Baş ağrısı, baş dönmesi

· Kulak çınlaması

Tuba van Raay-Yilmaz