Hollanda’da Devletin Camilere Sızma harekatı


  • Kayıt: 25.12.2021 11:25:08 Güncelleme: 25.12.2021 11:25:08

Hollanda’da Devletin Camilere Sızma harekatı

Ebubekir TURGUT

Hollanda'da bazı belediyelerin özel şirketler aracılığıyla camiler ve Müslümanlara ait kurumlar hakkında gizli araştırma yürüttüğü belirtildi.

Hollanda‘da bazı belediyelerin Müslümanlara ait kurumları gizlice araştırdığı ortaya çıktı. NRC gazetesinin haberinde ülkede en az 10 belediyenin camiler, cami imamları, cami dernek yöneticileri ve cemaatteki etkin kişilere ilişkin gizli araştırma yaptırdığı iddia edildi.

Habere göre araştırma yürüten belediyeler arasında Rotterdam, Delft, Almere, Huizen, Leidschendam-Voorburg, Zoetermeer, Veenendaal ve Ede yer alırken Utrecht Belediyesinin, araştırmanın gizliliği ve yöntemiyle ilgili şüpheler nedeniyle incelemeyi durdurduğu belirtildi. Hollanda Güvenlik ve Terörle Mücadele Kurumunun (NCTV) belediyeler aracılığıyla finanse ettiği araştırmanın NTA (Nuance door Training en Advies) adlı özel firma aracılığıyla yaptırıldığı kaydedildi.

Müslümanlara yönelik gizli araştırmalar için yüklü para harcandığı bildirildi. Camilerde araştırma yapan NTA çalışanlarının kendilerini cemaatten biri ya da ziyaretçi olarak tanıttıkları belirtilen haberde, bu görevlilerin inceleme sırasında cemaatten birçok kişiyle kimliklerini açıklamadan görüştükleri aktarıldı. NTA’nın özellikle imamların ve yöneticilerin geçmişleri, nereden geldikleri ve nerelerde eğitim gördüklerine ilişkin bulguları belediyelere ‘’gizli bilgi’’olarak raporladığı aktarıldı.

Bu haberin en şok eden boyutu, NTA araştırma şirketinin hem idaresinin ve hem de sahaya sürdükleri sızma uzmanların Müslüman ve cemaatten olmaları oldu. Sakalları ve giysileri ile takva görünümlü ve ‘bizden’ ve ‘kardeşlerimiz’ dediğimiz insanlar bunu yapmışlar. Bizimle beraber saf tutmuşlar, ibadetlerimize katılmışlar ve bizimle sohbet etmişler. Anlaşılan bunları yaparken, asil maksatları belediyeler için bizi ispiyonlamakmış. Bu yetmiyormuş gibi bir de topladıkları bilgilerden hareketle kimin ‘makul’ ve kimin ‘aşırı’ ve ‘tehlikeli’ olduğunu da belirliyorlarmış. Tam bir haritalama çalışması.

Bahsi gecen belediyelerde bulunan cami cemaatleri bir taraftan belediye başkanı ve memurları ile iyi ilişkiler kurarken diğer taraftan da aynı başkan ve memurlar arkadan bu tip sızmaları organize ediyormuş. Bu durumda belediye başkanına ve memuruna nasıl güveneceksin? Bu durumda İslami kuruluşlar ve devlet arasında müthiş bir ‘güven’ krizi oluştu.

Sonuç: Bütün Islami kuruluşlar ve bazı politikacılar bunun yasal olmadığını savunuyor. Çözüm: ‘kuruluşların aktif toplumsal şeffaflık sağlaması’