Hollanda gazetelerinde günün başlığı: Enflasyon el yakmaya başlıyor! Ocak`ta yüzde 8`e yaklaştı!
Hani Nederlandsche Bank daha 3-4 ay önce yüzde 3`ü aşmaz demişti 2022`de! Böyle dönemlerde yatıştırmak ve dar gelirlileri uyutmak amacıyla enflasyonu az gösterenler her yerde hep olur.
Gerçek şu ki enflasyon ABD ve çoğu AB ülkesinde bir kaç ay içerisinde yüzde 7`yi aşmıştır. ABD`de yüzde 7,5, İngiltere`de yüzde 7, Hollanda`da neredeyse yüzde 8, Belçika`da yüzde 7 üzerindedir. Daha istikrarlı olan Fransa ve Almanya bile yüzde 6`yı buldu. Geçen yıl ocak dönemi yüzde 2 civarı, kasımda yüzde 5 civarı idi. Son 40 yıldır yüzde 2`yi aşmamıştı, zaten yüzde 2 AB`nin üst sınırı idi.
Enflasyon sadece 1972-73 döneminde bir kez birden yüzde 12`ye ulaşmıştı. Nedeni Batının baskılarına karşı petrol boykotu yapan OPEC ülkelerinin direnişi idi. Batıdaki süper zengin petrol stokçuları, borsa spekülatörleri ve bankalar bunun üzerine çıkarlarını korumak için devreye girince enflasyon o sırada aniden tavan yapmıştı. Sonra tersine döndü.
Ama şimdi 6-7 aydır `bu iş uzun sürmez` hayali yayan ekonomistler bile geri adım atmış durumda, Amerikan para politikasının merkezindeki FED bile kabul etti: enflasyon tüm Batıda 2022 ve 2023 boyunca tırmanmayı sürdürecek!
Bazılarının uydurmalarına kulak asmayıp, bu tehlikeli gelişmenin asıl nedenini belirtelim: Biden politikası ve ABD`nin küresel baskısı ! Söyleyelim de, Biden iktidara geldiği günlerde demokrasi hayalleri kuran saflar da duysun!
Washington, Rusya ve Çin başta olmak üzere ( hatta Türkiye de dahil) Avrasya`ya müthiş bir düşmanlık ve ekonomik ambargo politikası uyguluyor, Ukrayna krizini tetikliyor, AB`yi Avrasya`ya karşı bir konuma zorluyor. Rusya`dan enerji akımını engelliyor, Çin`den Batı elektronika ve araba sanayisinin can damarı olan yarı iletken çip maddesi ithalatını engelliyor, Çin` e ambargo politikalarıyla bu ülkeye gemi taşımacılığını, konteynır sevkini felce uğratıyor, korona salgınından yüzmilyarlar kazanarak Batı pazarında daralma yaratıyor, korona zenginleri iç piyasayı allak bullak ediyorlar kapanma politikalarını kendi lehlerine kullanarak. Tekrar ayağa kalkmaya çalışan AB ekonomisi, turizm, otelcilik, lokantacılık, hizmet ve sağlık bakım sektörü, ulaşım gibi sektörler daralıyor. Enerji ve yarı mamul madde krizi Washington yüzünden daha da tırmanacak! Washinton`un Ukrayna atağından belli!
Hollanda`da konut fiyatlarındaki şişmenin önemli bir nedeni de enflasyondan yararlanmak isteyen Hollandalı ve Amerikalı dev konut-borsa spekülatörleri: herbiri topluca ve onlarca konut alıp borsada oynuyor, bu arada artan kiradan da kazanıyor. Gazete manşetiydi geçenlerde, önlem isteyen iyi niyetliler de çıktı!
Salgınla gelişen ve yeniden atağa geçen sektörlerde birden yüzde 3 eleman açığı görülürken, genelde işsizlik hala pandemi öncesi dönemdeki gibi, yani işsizliğe dönüşebilir.
Enflasyon en çok gaz elektrik, gıda, içecek, lokanta fiyatları, mobilya, araba ve elektronika sektörlerinde! Küresel ABD ambargoları, pahalı enerji ve hammadde açığı yarattığından, mal arzında daralma doğurdu, ama kişi başına tüketim, ekonomiyi ayakta tutmak için yapay biçimde teşvik edildi. Bütün bunlar sürüyor ve enflasyonu kışkırtıyor. Pandemi borçlarının ödenme günleri de yaklaşıyor!
Önümüzdeki yeni dönemde faizler artacak. Düşük faizle yatırımları teşvik politikası son dönemine giriyor. Amerikan FED marttan itibaren aralıklarla faizlerin arttırılacağının ilk sinyallerini verdi. Hollanda da bunu izleyecek. Onlarca yıldır ilk kez faiz artışlarına geçilecek. Çünkü DÜŞÜK FAIZ demek, banka sahipleri, tefeci kesimi, borsa spekülatörleri ve pandemi zenginleri açısından ZARAR demektir, işlerine gelmez. Yüksek faiz onların işine gelir, zaten bu yüzden de Türkiye`ye ısrarla yüksek faiz dayatıyorlar yıllardır. 2022 ve 2023`te üç aşamalı faiz artışları olacak ve faiz düzeyi pandemi öncesini aşacaktır.
Enflasyon durmadan tırmanan hayat pahalılığı demektir, Rutte hükümetleri bunun halka yansıyacak zararını önleyici önlemler şöyle dursun, fiyat ayarları, dolaylı dolaysız yeni vergi uygulamaları ve kemer sıkmalarla, daha da arttırıcı kararlar alacaklar. Bunun ilk sinyallerini aralık ayındaki koalisyon protokolünde zaten gördük. Göçmenlerin konumu daha da zorlaşabilir.
Acaba Hollanda solu toparlanabilecek mi? Kendine gelebilecek mi yeniden? Aksi takdirde bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete, 2022`de.. Kolay gelsin herkese.
