Nefes alıp kalbim attığı sürece


  • Kayıt: 01.01.2023 16:29:40 Güncelleme: 01.01.2023 16:29:40

Nefes alıp kalbim attığı sürece

Atalay Kızılay

Gün biter. Ay biter. Yıl biter

Bir bakmışsın ömür biter...

Ah zaman ah!

Geçmez gibi gelir de

Bir solukta geçer gider...

Ha 2022 ha 2023

NE FARK EDER?

Bizim için en güzel yıllar sevdiklerimizle geçen yıllardır.

O zaman

Çok fazla bir şey beklemeyelim yeni yıldan,

Ocağımız tütsün

Nefesimiz yetsin

Sevdiklerimiz gitmesin yeter.

"Eskimek ne güzel eksilmedikçe."

Eksilmeden eskiyeceğimiz bir yıl olsun.

Sağlık, huzur, mutlulukla gel 2023

Vicdan en büyük bir erdem. İnsan nefes alıp kalbi attığı sürece iyiliği ve kötülüğü kabul ediliyor, ama kimse "vicdan"ı tanımlarken "nefes alıp kalbimizin atması" demiyor, demek ki yaşamak başka bir şey. Vicdanlı olmak ise çok başka. Kendisini kötülüklerden korumayı başaran, insanların hayata verdiği değere göre anlamı değişen ve onları nelerin beklediğini bilmemek. Oysa yapılan onca haksızlığın, adaletsizliğin, kayırmacılığın altında “vicdanlıyım” diyenlerin imzası vardır. Ve sonunda . Günlerden birgün yürüdüğümüz o karanlık tünelde bizi aydınlatacak bir şey kalmasa alın yazımız ne olurdu? Önce bunun değerini anlamalıyız; koşmak, coşmak, sarhoş olmak, film izlemek, yeni bir şeyler öğrenmek, kıskanmak, ağlamak, bağırmak... gibi ...bunların olmadığı bir hayatı kurtardığında buna hayat kurtarmak denir mi? Bu kadar basit...

Saygı ve sevgi ortadan kalktığında onun yerine ihtilâf, çekişme, huzursuzluk, kin ve düşmanlık alır. Kalbinin derinliklerinden vurgun yemek istemez insan. Ne olursa olsun bu duyguyu tadan insanların beyinlerinde neler dönüyor kim bilir...

Not!! Her zaman olduğu gibi iyilikten menfaat sağlayanlar da olacak. Akıbetleri artık siz ne derseniz o olsun !!! .

______________________________________________

Bir hikaye ile birlestireyim.

__________________________________________________

Düşeceğini herkes biliyormuş.

Köylüler, gene ihtiyara gelmişler… “Gene haklı olduğun kanıtlandı” demişler. “Oğlunun bacağı kırık ama hiç değilse yanında. Oysa bizimkiler, belki asla köye dönemeyecekler. Oğlunun bacağının kırılması, talihsizlik değil, şansmış meğer…”

“Siz erken karar vermeye devam edin” demiş, ihtiyar. “Oysa ne olacağını kimseler bilemez. Bilinen bir tek gerçek var. Benim oğlum yanımda, sizinkiler askerde… Ama bunların hangisinin talih, hangisinin şanssızlık olduğunu kimse bilmiyor.”

“Acele karar vermeyin.

Hayatın küçük bir dilimine bakıp tamamı hakkında karar vermekten kaçının.

Karar; aklın durması halidir.

Karar verdiniz mi, akıl düşünmeyi, dolayısı ile gelişmeyi durdurur.

Buna rağmen akıl, insanı daima karara zorlar.

Çünkü gelişme halinde olmak tehlikelidir ve insanı huzursuz yapar.

Oysa gezi asla sona ermez.

Bir yol biterken yenisi başlar.

Bir kapı kapanırken, başkası açılır.

Bir hedefe ulaşırsınız ve daha yüksek bir hedefin hemen oracıkta olduğunu görürsünüz.”

_______________________________

Sağlıklı mutlu yıllara arkadaşlar.

Kağıtla kalın, kalemle kalın, insanlığınızla kalın