Hollanda ekonomisi, resesyon ihtimalinin neredeyse tamamen ortadan kalktığı bir dönemde, kontrollü bir büyümeye doğru ilerliyor. Hollanda Merkez Bankası (DNB), bu yıl için ılımlı bir büyüme beklerken, 2025'te daha temkinli bir toparlanma öngörüyor...
Hollanda'da Enflasyon Hala Yüksek ve Ekonomi Büyümeye Devam Ediyor
DNB'nin Pazartesi günü yaptığı açıklamaya göre, "Euro bölgesinde enflasyon, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) hedeflerine yaklaşmakta ve ciddi bir resesyon beklenmemektedir. Bu nedenle, euro bölgesi ve Hollanda için yumuşak bir ekonomik iniş halen ulaşılabilir görünüyor."
Enflasyon Hâlâ Yüksek Seviyede
Ancak Merkez Bankası, ekonomik ve jeopolitik belirsizliklerin devam ettiğini vurguluyor. Hollanda'da enflasyon, diğer euro bölgesi ülkelerine kıyasla hâlâ yüksek seyrediyor. Eylül ayında Avrupa hesaplama yöntemine göre Hollanda’daki enflasyon yüzde 3,3 olarak kaydedildi. Bu oran, Hollanda'yı Belçika'nın ardından euro bölgesinde en yüksek enflasyona sahip ikinci ülke konumuna getiriyor.
DNB, Hollanda'daki yüksek enflasyonun en büyük sebeplerinden biri olarak sıkı işgücü piyasasını ve genişlemeci bütçe politikalarını işaret ediyor. Ülkede yaklaşık 400 bin açık iş pozisyonu bulunurken, birçok sektör yeni çalışanlar bulmakta zorlanıyor. Bu durum, firmaların çalışanları çekmek için maaşları artırmasına yol açıyor.
Tarihi Maaş Artışları ve Yükselen Maliyetler
Toplu iş sözleşmelerinde (cao) belirlenen büyük maaş artışları da dikkat çekiyor. İşverenler birliği AWVN'nin verilerine göre, geçen yıl maaşlar ortalama yüzde 7,1 oranında artış gösterdi ve bu, tarihi bir zirve oldu. Bu yılın ilk dokuz ayında da maaş artışları yüzde 5,4 seviyelerinde seyretti. Özellikle restoran ve süpermarket gibi sektörlerde firmalar, artan işçilik maliyetlerini fiyatlara yansıtmak zorunda kalıyor.
Mali İstikrar İçin Uyarılar
Hollanda'nın kamu borcu, gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 46'sına denk geliyor ve bu oran euro bölgesi ortalamasının (yüzde 89) oldukça altında kalıyor. Ancak genişlemeci bütçe politikalarının devam etmesiyle, hükümet borçlarının artmaya devam edeceği öngörülüyor.
DNB, "Yüksek borç yükü, hükümetlerin ekonomik durgunluk dönemlerinde müdahale etme kapasitelerini sınırlıyor. Ayrıca, yüksek borçlu ülkeler, jeopolitik gerginlikler gibi ani finansal şoklara karşı daha savunmasız hale geliyor," diyerek uyarıda bulundu.
Ukrayna'daki savaş ve Orta Doğu'daki çatışmaların yarattığı jeopolitik belirsizlikler ile siber saldırı tehdidi de ekonomik risklerin başında geliyor. DNB'ye göre, bir siber saldırı ya da finansal bir kurumun işleyişindeki aksama, finansal sisteme ciddi riskler doğurabilir.