Denk Partisi Amsterdam belediye meclis üyesi Ayşegül Kılıç: Dini değerlerimiz, örf ve adetlerimizle bağdaşmayacak muamele ile karşılaştım


  • Kayıt: 08.12.2019 23:37:00 Güncelleme: 08.12.2019 23:37:00

Denk Partisi Amsterdam belediye meclis üyesi Ayşegül Kılıç:

Dini değerlerimiz, örf ve adetlerimizle bağdaşmayacak muamele ile karşılaştım

 

Denk Partisi yerel seçimlerde gösterdiği başarının ardından bazı belediyelerde sıkıntılı anlar yaşıyor. Zaanstad belediye meclis üyesinin partisinden istifa etmesinin ardından Denk Partisi Amsterdam belediye meclis üyesi Ayşegül Kılıç partisinden istifa etmedi ama aynı partiden Fas kökenli Mourad Taimounti hakkında ağır eleştirilerde bulundu.

 

Denk Partisi’nin  Amsterdam’dakiTürk kökenli iki meclis üyesinden biri olan  Ayşegül Kılıç, Denk Partisi Amsterdam belediyesindeki Fas kökenli meclis üyesi ve parti sözcüsü hakkında ağır eleştirilerde bulundu.

 

 

Ayşegül Kılıç; DENK partisi Amsterdam belediye meclis grubunda yaşanan sorunların parti dışına yansıması, gelen çok sayıda sorular ve yanlış bilginin önüne geçmek adına istemeyerek bu açıklamayı yapmak zorunda kalıyorum.

 

Hollanda'da yaşanan haksızlığa ve ayrımcılığa karşı çıkmak için birlikte inşa ettiğimiz partimiz 21 mart 2018 tarihinde büyük başarı sağlayarak Amsterdam belediye meclisinde yerini aldı. Bizlerde bunun akabinde büyük bir şevkle sadece bize oy verenlerin değil, tüm Amsterdamlıların hakkını korumak için mücadeleye başladık.

 

DENK grup başkanının partimizin değerleriyle bağdaşmayacak tavırlar takındığına şahit olduk.

 

Ancak kısa sürede Amsterdam belediyemizin DENK grup başkanının partimizin değerleriyle bağdaşmayacak tavırlar takındığına şahit olduk. Parti programlarına katılmamak, kampanyalara katılmamak, diğer siyasilere bizleri kötülemek, bazen aylarca belediye meclisine gelmemek bunlardan sadece birkaçı.

 

Bunun yanında belirlenen başarı kriteri, popülist ve şov amaçlı çıkışlarla tabir caizse tribünlere oynamak, yani sonuç almaya çabalamak yerine görüntü vermek oldu. Bu popülist yaklaşımın insanları ayrıştırdığından ben buna elimden geldiğince karşı çıktım çünkü biz Hollanda’nın bir parçasıyız ve siyasetçiler olarak tüm toplumun birlikte yaşamasını sağlamak adına yollar aramalıyız, ayrıştırmak değil.

 

Benden habersiz kararlar alınarak beni psikolojik olarak bezdirmek ve istifa etmem sağlanmak istendi.

 

Yukarıda saydığım sorumsuz ve popülist davranışlara zamanla hakaret ve aşağılayıcı tavır eklendi.

 

Bir bayan olarak dini değerlerimiz, örf ve adetlerimizle bağdaşmayacak muamele ile karşılaştım.

 

Sistematik bir şekilde benden habersiz kararlar alarak beni psikolojik olarak bezdirmek ve istifa etmem sağlanmak istendi. Oysaki görevime devam edip etmeyeceğime bana vekalet veren halkımız karar verir. 2022 yılına kadar halkımızın hakkını savunmak adına söz verdim ve bu sözümün arkasındayım.

 

Burada mevzu bahis toplumumuzun geleceği olduğu için sabredip sorunu parti içinde çözmeye çalıştım.

 

Geçtiğimiz bir buçuk yılda defalarca genel merkezimizle görüştüm.

 

Son olarak bir çare olur umuduyla genel merkezimize arabuluculuk için başvuruda bulundum. Grup başkanımız bu teklifimin hemen ardından bana asılsız ithamlar içeren bir mektupla grup başkan yardımcılığından uzaklaştırıldığımı bildirdi. Bu tür kararların grup olarak alınması gerektiği bir yana, kendisi bu hareket ile arabuluculuk sürecini daha başlamadan bitirmiş oldu. Bu konuyu aceleci bir şekilde dışarıya yansıtarak geri dönülemeyecek ve partiye zarar veren yeni bir süreç başlatmış oldu.

 

Genel merkezimiz kendisinin Amsterdam'da grup başkanı olmasında özellikle diğer toplumlara ulaşmak adına stratejik önemi olduğunu düşündü.

 

Ancak grup başkanımızın farklı kökendeki Amsterdamlılara yönelik hiçbir programına şahit olmadık. Zira gelinen noktada Amsterdam'da örneğin kendisinin bulunduğu toplumdan aldığımız oylar 2017’de 12.000 den, son seçimlerde 2.000 civarına düştü.

 

Her şey bir yana Amsterdam’da açılan 1915 yalanı anıtı gibi daha çok Amsterdamlı Türk toplumunu ilgilendiren konulara karşı çıkmamızı engellemek istemesi partimiz içerisinde büyük rahatsızlık uyandırdı. Bu hatadan bir an önce dönülmesi gerekiyor zira burada mevzubahis kişiler değil milletimizin geleceği. Geleceğimizi narşistik ve kendi egosunu tatminden başka gündemi olmayan kişilere emanet edemeyiz.

 

Amsterdam