“Şiirin dillendirdiği insanın iç dünyası sınırsızdır. Şiir o dünyaya açılan bir kapı, bir aralık, bir menfez gibidir...
H. Kerim Ece’den şiir tadında yeni bir kitap
“Gece Öylesine Dökülür Geceye”
“Şiirin dillendirdiği insanın iç dünyası sınırsızdır. Şiir o dünyaya açılan bir kapı, bir aralık, bir menfez gibidir. Şair, insanın iç âleminde gezen seyyahtır. Gördüklerini, duyduklarını, hissettiklerini, anladıklarını söze döker. Şiir okuyan da şiirde kendinden bir parça bulur, duygularına bir yankı bulursa işte bu şiir olmuştur.
Şiir, alt altta dizilen, ağızdan ya da kalemle (şimdilerde klavye ile) rastgele dökülen, kuru, yavan, derinliksiz, ufuksuz, çilesiz, hayâlsiz söz yığını değildir.
Şiir kalbin haklı iniltisi, tatlı çığlığı, konuşan dili, “beni böyle anla” diyen ifadesi, aşka, güzelliğe, duyguya, estetiğe, mâverâ’ya çağrısıdır.
Şiir eşyanın öteki yüzüne bir merak, kalbin öteki hayatına bir tercüman, vicdanın duygularına bir dil, hayatın öteki yönüne bir seyahat, bir açılımdır.
Şiir; söz ustalığı, şairlerin sessiz lisanı olduğu gibi, bir toplumun nabzı, yüreği ve beyni, dili gibidir. Şiir duyguların tercümanı olduğu gibi toplumun dilini koruyan ve zenginleştiren önemli bir araçtır.
Şair de, ‘bunu ebem de yapar’ cinsinden söz söyleyen biri değil; insanı, hayatı ve kâinatı keşfe çıkan, başı ötelerle dertte olan, bir ömür boyu arayışa çıkan, evrendeki gizemler arasında dolaşan meraklı bir yolcudur. Ya da kelimelerde hikmet arayan, hikmeti sözcüklerle satırlara, ahenge, anlama, estetiğe döken söz ustasıdır.”
Şiiri böyle tanımlayan yazarlarımızdan Hüseyin K. Ece’nin Gece Öylesine Dökülür Çöllere adlı 7. Şiir kitabı Beyan Yayınları arasında Aralık 2021de çıktı.
