Alisa Çiçek AKYOL: Merhaba Başkanım öncelikle bize röportaj için zaman ayırıp, gösterdiğiniz yakın ilgi için çok teşekkür ederiz. Sizi daha yakından tanımak istiyoruz. Bize kendinizden bahseder misiniz?
Tepebaşı Belediye Başkanı Dr. Ahmet ATAÇ: Tepebaşı’nda sosyal ve kültürel yaşam yok denecek kadar azdı
Başkan Dr. Ahmet ATAÇ: Eskişehir doğumluyum. Eskişehir Maarif Kolej'inin ardından İstanbul Diş Hekimliği Yüksekokulu'ndan mezun oldum. 1971’den itibaren sivil toplum kuruluşlarında mücadele vermeye başladım ve Eskişehir-Kütahya-Afyon-Bilecik illeri Diş Hekimleri Odası kurucu başkanı olarak görev aldım. Türk Diş Hekimliği Birliği 'Etik Komisyonu' üyeliğine seçildim, Türk Diş Hekimleri Birliği Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı olarak görev yaptım. 1999 yılından bu yana Tepebaşı bölgesini gerçekleştirdiğimiz yenilikçi uygulamalarla Türkiye’de ve Avrupa’da örnek gösterilecek bir çağdaşlık ve gelişme düzeyine eriştirdiğimize inanıyorum. Aynı zamanda evli ve 3 çocuk babasıyım.
Alisa Çiçek AKYOL: kentlerin gelişim sürecini de dikkate alarak, kültür ve tabiat varlıkları ve tarihi dokuyu, kültürel, tarihsel, fiziksel özelliklere dayalı arazi kullanımı ve korunumu ilkelerine uygun, kamu yararı ve şehircilik ilkelerine bağlı yaşam kalitesini arttırıcı fiziki planlamalar dışında önem verdiğiniz konular nelerdir?
Başkan Dr. Ahmet ATAÇ: Kentlerin gelişimi denildiğinde akıllara öncelikli olarak üst ve altyapıları geliyor. Biz ise Eskişehir’de hayata geçirdiğimiz sanatsal, kültürel ve sosyal projelerimiz ile örnek bir kent haline gelmiş durumdayız. Örneğin küçük bir Anadolu ilçesi olarak uluslararası düzeyde 3 farklı sanat etkinliğini 10 yılı aşkın süredir gerçekleştirdiğimizi söylemeliyim. Bunun çok az örneği olduğunu düşünüyorum. Öte yandan sosyal projelerimiz ile yaşlı vatandaşlarımızdan engellilerimize, kadınlarımızdan çocuklarımıza kadar toplumun tüm kesimlerine dokunan, onlara faydalar sağlayan bir yerel yönetim olmayı başarmak, bizleri gururlandırıyor.
Alisa Çiçek AKYOL: İlçeyi daha iyi tanıtmak anlamında sosyal sorumluluk projelerinde tercih ettiğiniz alan hangisidir?
Başkan Dr. Ahmet ATAÇ: Sosyal sorumluluk projelerimizin her biri farklı sosyal kesimlere hitap ediyor diyebilirim.
Örneğin Şirintepe Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği’mizde, 2013 yılından bu yana taramadan geçen çocuk sayısı 65 bini geçti. Eskişehir’in çocuklarına koruyucu hekimlik ve sosyal belediyecilik anlayışı ile ücretsiz hizmet sunmaktan çok mutluyuz.
Diğer yandan engelli bireylerimiz için hayata geçirdiğimi Engelliler Montaj Atölyelerimizde montajı yapılan parça sayısı 12 milyon oldu. Onlarca engelli bireyimiz, gösterdikleri bu özveri sayesinde fabrikalarda istihdam edildi.
İki Elin Sesi Var Çocuk Senfoni Orkestrası ve Koroları, 2015 yılından bu yana Eskişehirli çocukların hayatlarına muhteşem bir dokunuş yapıyor. 7-17 yaş arası tüm çocuklar herhangi bir ücret ödemeden, yetenek sınavından geçmeden, akranları ile birlikte müzik yaparak karşılıklı saygı, anlayış ve farklılıkları kabullenme gibi kavramları orkestrada kazanıyor. İlk olarak bağışlarla toplanan enstrümanlar ve 40 çocukla çalışmalarına başlayan orkestra, bünyesinde şimdiye kadar 2 bin 500 çocuk, yurt içinde ve yurt dışında verdikleri konserler ile de pek çok ödüle layık görüldü. Bugüne kadar Fazıl Say, Şefika Kutluer, Rengim Gökmen, Gülsin Onay, Efdal Altun gibi birçok usta ile de aynı sahneyi paylaştı.
Öncülüğümüzde kurulan ve sokak toplayıcılarını tek bir çatı altında birleştiren GESİKOOP (Tepebaşı Geri Dönüştürülebilir Atık Toplayıcıları Sosyal İşletme Kooperatifi) faaliyetlerine başladı. Kooperatif bünyesindeki sokak toplayıcıları artık yasal olarak ve kayıt altında çalışarak hem ekmek paralarını kazanıyor hem de geri dönüşüme katkı sağlıyor.
Sosyal projelerimiz için vatandaşlarımızın tamamını kapsayacak, hayatlarına olumlu katkılar sağlayacak kriterler gözetiyoruz.
Alisa Çiçek AKYOL: Sivil toplum kuruluşları hakkında ne düşünüyorsunuz, sizce olmalı mı?
Başkan Dr. Ahmet ATAÇ: Yıllardır sivil toplum örgütleri içinde bir mücadele sürdürüyorum. Elbette STK’lar, yaşamın her alanında büyük önem taşıyor. STK'lar sivil toplumun kurumsallaşmış yapılarıdır. Bir toplumda yaşayan insanların birbirleriyle ilişkisini ve güven düzeyini ifade eden sosyal sermayenin gelişmesinde en önemli unsurlardır. Aynı zamanda toplum inşası ve toplumu güçlendirme stratejilerinin de parçasıdırlar. Elbette olmalılar diye düşünüyorum.
Alisa Çiçek AKYOL: Halk size kolay ulaşabiliyor mu?
Başkan Dr. Ahmet ATAÇ: 1999 yılından bu yana benim belediyedeki odamın kapısı hiç kapanmadı. Ayrıca doğrudan kendi telefon numaram, hemen hemen tüm hemşehrilerimde vardır. Ulaşılabilir olmak, bir belediye başkanı için zaten muhakkak olması gereken bir özelliktir.
Alisa Çiçek AKYOL: Kardeş belediyeleriniz var mı? Varsa çalışmalarınız ne durumda?
Başkan Dr. Ahmet ATAÇ:Yurt içi ve yurt dışında çok sayıda kardeş belediyemiz var. Her biri ile kültürel ve belediyecilik adına verimli ilişkilerimiz devam ediyor.
Pandemi dolayısıyla 2020 yılında gerçekleştiremediğimiz Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu’nu, Karşıyaka ve Bodrum Belediyesi iş birliğinde anlamlı bir etkinlik ile yaptık. Eskişehir’in toprağı Karşıyaka’da ve Bodrum’da sanata dönüştü. Eskişehir’den Bodrum’a getirilen toprak, sanatçı Esra Sağlık tarafından işlendi. Sanatçının ellerinden çıkan heykel Kumbahçe Meydanı’nda beğeniye sunuldu. Eskişehir’den Karşıyaka’ya getirilen toprak ise Karşıyakalı sanatçı Mehmet Tüzüm Kızılcan tarafından işlendi. Sanatçının ortaya koyduğu heykelin açılışı Hikmet Şimşek Kültür Merkezi’nde yapılarak vatandaşların beğenisine sunuldu.
Birçok projede kardeş belediyelerimiz ile iletişim kurarak bilgi alışverişi yapmaya devam ediyoruz. Ortak çalışma yaptıklarımızdan bazıları şöyle;
Balıkesir/ Ayvalık
Romanya/ Köstence
Antalya/ Muratpaşa
Çanakkale Belediyesi
İzmir/ Urla Belediyesi
Filistin/ Salfeet Belediyesi
Amasra Belediyesi
Adana/ Seyhan Belediyesi
Sinop Belediyesi
İzmir/ Karşıyaka Belediyesi
Bodrum Belediyesi
Dobriçka Belediyesi
Küba/ Havana Boyeros
Alisa Çiçek AKYOL: Başkan olmadan önce ilçede değişmesini çok istediğiniz ama başkan olduktan sonra değiştirmek size kısmet olan bir şey oldu mu?
Başkan Dt.Ahmet ATAÇ: Hem altyapısı hem üstyapısı tamamıyla sorunlu, çamur ve toz içinde bir ilçeydi Tepebaşı. Sosyal ve kültürel yaşam yok denecek kadar az, o zamanlar bulunan İstasyon Köprüsü’nün ötesine bir mecburiyetiniz yoksa geçmek istemediğiniz bir yerdi. İlk adaylık sürecimde Batıkent Mahallesi’nde başıma gelen bir olayı asla unutamam. Seçim çalışması için Batıkent’e gitmiştik, o zamanlar orada bakkal dükkanı bile yoktu, kamyon kasalarında satış yapılırdı. Seçimde çalışmamız için mahalleye gittiğimizde arabadan indim, yere bastım. Adeta bir çamur deryasının içindeydik, ayakkabım çamura saplandı kaldı. Koskoca Tepebaşı’nda, vatandaşlarımızın yararlanabileceği bir tane spor tesisi bile yoktu. O günlerden bu zamana ilçemizde çok şey değişti. Tepebaşı bugün, Eskişehir’in sosyal açıdan merkezi oldu. Projeleri ile Türkiye’ye örnek olurken, dünyayı yakalayan vizyonu ile adını dünyaya duyuruyor.
Alisa Çiçek AKYOL: Eğitim ile ilgili düşüncelerinizi öğrenmek istiyoruz. Bu konudaki çalışmalarınız nelerdir?
Başkan Dr. Ahmet ATAÇ: Eğitim konusunda çok sayıda çalışmamız var.
3 noktada bulunan Gençlik Merkezlerimizde, her yıl on binlerce gencimizin katıldığı önemli eğitimler gerçekleştiriyoruz. Bu eğitimler arasında Japonca da var, bale de.
Öte yandan Erken Çocukluk Eğitim Merkezlerimiz ve çocuk merkezlerimiz, 36 aydan itibaren çocuklarımızı kabul etmeye başlıyor. Buralarda da çocuklarımızın yararlanabileceği çok sayıda eğitim çalışması yapıyoruz.
İlkini 2001 yılında Fevzi Çakmak'ta atçılığımız Belde Evlerimizin bugün sayıları 30’a ulaştı. Tepebaşı bölgesinde yaşayan vatandaşların daha iyi hizmet alabilmesi, adına oluşturduğumuz Belde Evleri’nden genç, yaşlı, kadın, erkek, çocuk binlerce vatandaş; eğitim, hobi, spor ve müzik kurslarından ücretsiz olarak yararlanabiliyor.
İlk olarak 2010 yılında 23 Nisan Çocuk Sanat ve Kültür Merkezinde 3 – 4 yaş çocuklara oyun grubu eğitimi vermeye başladık. Oyun grupları eğitimleri, bölge genelinde 10 merkezde veriliyor. Bu zamana kadar 11 bin 150 çocuğumuza oyun grubu eğitimi verdik. 2021 yılında açtığımız Canan-Şükran Şeker Erken Çocukluk eğitim Merkezi ile toplamda 4 adet çocuk sanat merkezi, 4 adet okul öncesi eğitim merkezi ve 2 adet erken çocukluk eğitim merkezini vatandaşlarımızın hizmetine sunduk.
2020-2021 yılı içerisinde 9.025 çocuk nüfusunun olduğu Tepebaşı’nda 1.031 çocuğumuza eğitim verdik. Böylece Türkiye genelinde 3-4 yaş çocuklarda eğitim alma oranı %11 iken Tepebaşı bölgesinde bu oranı %25’e yükselterek Türkiye ortalamasının üzerine çıktık.
Türkiye ortalamasının çok üstündeyiz. Bunu da eşitlikçi ve yaygın hizmet anlayışımız sayesinde sağlıyoruz.
Matematik Evi’miz, her yaştan insana farklı metotlar ile matematiği sevdirmeyi hedefliyor. Matematik Evi’nde düzenlenen eğitimlere katılanlar, matematik öğrenmenin farklı, kolay ve eğlenceli yollarını keşfediyor. Matematik Evi, ezbere dayanmayan ve klasik yöntemlerin dışında oyunlarla çocukların hayal güçlerini geliştirirken, matematiksel zekalarını da artırıyor.
Vatandaşların yeni şeyler öğrenme ihtiyaçlarını karşılayan Tepebaşı Kent Enstitüsü eğitimleri, ücretsiz olarak sunuluyor. Eğitimler, teknolojiden sosyal medya kullanıma, genel kültürden mesleki eğitime kadar her türlü öğrenme ihtiyacına yanıt verebilecek çeşitliliğe sahip. Enstitümüzün sunduğu çok sayıdaki eğitimden, an itibari ile 3 bin 500 vatandaşımız yararlanıyor.
Alisa Çiçek AKYOL: Son yıllarda gelecek nesillerin de sağlığını tehdit eden kirlenmeler, özellikle gıda tüketimi konusunda büyük duyarlılık oluşturmuştur.
Bu konuyla ilgili çalışmalarınız nelerdir?
Başkan Dt.Ahmet ATAÇ: Tepebaşı bölgesinde vatandaşlarımızın sağlıklı gıdaya ulaşabilmesi adına yoğun bir çalışma sürdürüyoruz.
Zabıta Müdürlüğümüze bağlı ekipler, kent genelinde rutin denetleme ve kontrol çalışmalarına aralıksız şekilde devam ediyor. Ekipler yaptıkları denetlemelerde, işletmelerin yönetmeliklere uygun çalışıp çalışmadıkları, hijyen, gramaj ve etiket yönünden uygunluklarını kontrol ediyor.
Kent halkına hizmet veren tüm gıda işletmeleri;
iş yeri açma ve çalışma ruhsatı, ürünlerin gramajı, kullanılan gıda maddelerinin sağlık açısından uygunluğu, iş yeri ve çalışanların genel hijyen yönünden uygunluğu gibi hususlarda kontrol ediliyor.
Öte yandan Tepebaşı Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü ile Gıda Güvenliği Derneği işbirliğinde çocukların küçük yaşlarda temel gıda güvenliği konusunda bilinçlendirilerek sağlıklı nesillerin yetiştirilmesi amacıyla 2010 yılından bu yana sürdürülen Gıda Dedektifleri Eğitimi Uygulaması devam ediyor.
Uygulamaya bugüne kadar 32 okul katılırken, 373 öğrenci Gıda Dedektifi olarak, 34 öğretmen de rehber olarak eğitim aldı.
Gıda Dedektifleri Eğitimi sonrasında sertifikalarını alan öğrenciler, birer dedektif olarak marketlerde uygulamalı denetim gerçekleştiriyor ve gıda güvenliği açısından doğruları ve yanlışları yerinde görme fırsatı buluyor.
Alisa Çiçek AKYOL: Yapamadığınız için pişmanlık duyduğunuz bir şey var mı?
Başkan Dr. Ahmet ATAÇ: Hayatta her zaman karşımıza engeller çıkabiliyor. Ancak ben yapım itibari ile engeller karşısında hedeflerimden asla vazgeçmem. Çözüm odaklıysanız, kendinize güveniyorsanız, yaptığınız işe inanıyorsanız ve samimiyseniz, diyalog ile aşılamayacak hiçbir engel yoktur. Tepebaşı’nda her güçlüğü ve engeli aşmamızın altında, işte bu sırlar yatıyor.
Alisa Çiçek AKYOL: Belediyenizin düzenlediği Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumunda gelenekselleşen konular var. Her yıl renkli görüntülere sahne oluyor. Bunun gibi farklı düşünceleriniz var mı?
Dt.Ahmet ATAÇ: Dünya çapında düzenlediğimiz sanat organizasyonlarından Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu, bu yıl 15. Kez düzenleniyor. Günümüzde tuğla ve kiremit, kentimizin belleği ve kimliği haline geldi ve 36 ülkeden 131 sanatçı sempozyumlarımıza katıldı. Yaklaşık 200 eseri kentimize kazandırdık. Bu eserlerin büyük bir kısmı, parklarımızda sergileniyor.
Buna benzer farklı düşünceden ziyade hayata geçirdiğimiz farklı çalışmalarımız da var.
Bu yıl 11. kez düzenlediğimiz Uluslararası Eskişehir Sanat Çalıştayı ve yine bu yıl 10. kez düzenlediğimiz Uluslararası Eskişehir Şiir Buluşmamız da kent halkını sanat ve sanatçılar ile bir araya getirdiğimiz örnek çalışmalarımız arasında.
Ayrıca Tepebaşı Belediyesi’nin, Türkiye’de bir ilk olarak pandemi sürecinde yaşamını yitiren sağlık çalışanları için hayata geçirdiği, “Varlığınız Sağlığımız Anıtı” tamamlandı.
Anıt, başta Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu’nda yer alan sanatçılar olmak üzere Türkiye’nin her yerinden seramik sanatçılarından gelen eserlerin birleşiminden oluşuyor. 57 sanatçının elinden çıkan 450 eser ile birlikte anıtın üzerinde pandemi nedeniyle yaşamını yitirmiş sağlık çalışanının da ismi yer alıyor.
“Varlığınız Sağlığımız Anıtı”, Tepebaşı’nın kent kimliğinde en önemli yeri alan pişmiş toprak ile harmanlanmış bir eser olarak, baca formunda tasarlandı.
Alisa Çiçek AKYOL: İlçenizde engellilere yönelik çalışmalar nelerdir?
Başkan Dt.Ahmet ATAÇ: Tepebaşı Belediyesi, engelli bireylerin topluma dahil olması, kendilerini geliştirmeleri ve özgüvenlerini kazanmaları adına gerçekleştirdiği projeler ile Türkiye’de ilk olan çalışmaları hayata geçiren bir belediyedir.
Engelliler Sosyal Yaşam Merkezi
2009 yılından beri faaliyet gösteren Tepebaşı Belediyesi Engelliler Sosyal Yaşam Merkezi, zihinsel yetersizliği bulunan bireylerin günlük yaşama adaptasyonlarını artırmayı amaçlıyor. Merkezde, öz bakım ve günlük yaşam becerileri, akademik dersler, sanat eğitimi, ritim, drama, spor, halkoyunları gibi alanlarda eğitim ve öğretim faaliyetleri gerçekleştiriliyor.
Tamamı ücretsiz olan merkezde eğitim alan, yaş aralıkları 20 ila 68 arasında değişen zihinsel yetersizliği bulunan 29 bireyin ulaşımları ise eğitmen eşliğinde belediye tarafından karşılanıyor.
Gökkuşağı Kafe
Özel bireylerimizin toplumla bütünleşmesinin amaçlandığı Gökkuşağı Kafe projemiz ile 2011 ve 2012 yıllarında 2 farklı merkezi hizmete açtık. Kafelerimizde zihinsel yetersizliği bulunan bireylerimiz, toplumla bütünleştirirken özgüven de kazanıyor.
Engelliler Montaj Atölyesi
Engelliler Montaj Atölyesi ile bireyler öğreniyor, üretiyor ve istihdam edilerek kazanç sağlıyor. İbrahim Ethem Kesikbaş Engelliler Montaj Atölyesi’nde çalışmaya başlayan bireyler; istihdam edilmeye, üretmeye ve imkan verildiğinde ne kadar başarılı olabileceklerini ispatlamaya devam ediyor.
Merkez, açıldığı günden bu yana Eskişehir’de zihinsel ve bedensel yetersizliği bulunan bireyler ve aileleri için bir umut olurken bireylerin gösterdiği gelişim ve başarı ile de dikkat çekmeyi sürdürüyor. Bireyler merkezde Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikalardan gelen demonte parçaları birleştirerek hem fiziksel becerilerini geliştiriyor hem de sosyal yaşama dahil oluyor.
Engelliler Koordinasyon Merkezi’ne kayıt olarak gerekli eğitimleri tamamlamalarının ardından Montaj Atölyesi’ne katılan bireyler, burada sertifikalarını almaları sonrasında eğitmenler gözetiminde çalışmaya başlıyor.
Özel bireylerin, 2014 yılından bu yana montajını yaptıkları demonte parça sayısı 4 milyon 417 bin 607’ye ulaştı. Tepebaşı Belediyesi tarafından gerçekleştirilen ve İŞKUR tarafından desteklenen projeler kapsamında bugüne kadar eğitimlere katılan 45 kişiden 22’si sektöre dahil olarak iş hayatına katıldı.
Tepebaşı Belediyesi ve Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) iş birliğinde Türkiye’de ilk ve tek olma özelliği ile hizmet veren Engelliler Montaj Atölyesi’nde de özel bireyler, iş hayatına katılmaya başladı. 2019 Ekim ayında açılan merkezde montajı yapılan demonte parça sayısı da 7 milyon oldu. Şu an bünyesinde 18 özel birey bulunan merkezde aldığı eğitimlerin ardından istihdam edilen öğrenci sayısı ise 23’e ulaştı. 2 merkezde montajı yapılan parça adedi ise 12 milyon oldu.
Alisa Çiçek AKYOL:
Başkanım, değerli bilgiler için çok teşekkür ederiz.