Kalemlerimiz vardı, Kurşun Kalemlerimiz Vardı


  • Kayıt: 07.05.2020 13:33:00 Güncelleme: 07.05.2020 13:33:00

Kalemlerimiz vardı, Kurşun Kalemlerimiz Vardı

 

Kalemlerimiz vardı, kurşun kalemlerimiz ne güzel de yazarlardı. ilk yazmayı öĝrendiĝimizin heyacanı saatlerce düz, yataĝ ve eĝri çizgiler çizen o kalemlerimiz yazmaktan zorunlu ev ödevlerimimizi yazmaktan parmaklarımızın şiştiĝi o heyecanla yazan kalemlerimiz.

 

Güzel Türkçeyi o kalemlerle öĝrendik. Güleryüzlü kalemlerimizle o yazılarımızda bal damlar, sanki bize gülümserdi o kurşun kalemlerimiz.

 

Yozlaşan Kalemler Deĝil,

 

Yozlaşan, kokuşan, çirkinleşen, kavgacı, huysuz ve düşmanca kendisinden başkasına  farklı düşünceye fırsat vermeyenler artık o kalemlerle yazmıyorlar.

 

Suçlu Kim?


Suçlu, onu bunu aramadan çok ilk önce kendimize bakmak gerek. Bir sabah sokaĝa çıktıĝımızda bir bakalım, güler yüzlü yaşama gülücük saçan güzel  yüzler görecekmiyiz ?, Etrafına kayıtsız ve şartsız gülen, yanından geçerken kendi emsaline, komşusuna ve iş arkadaşına göz atan o gülen yüzler.

 

Sorun ne kurşun kalemde nede tükenmezde. En temel sorunumuz, mutlu olmayı ve gülmeyi unutmakta. Sorunlar yumaĝı ile yaşamaya hapsolmuş gülmeyi umutmuş bir toplumda. Yine yeni güne birilerine gülümseyerek başlayabilmek ne güzel. İlk önce kendimizden başlayalım siz ne dersiniz?

 

İnsani ilişkiler,

 

Evet, bu günlerde Korona virüsünün yaşamı allak bullak ettiği, iyiyi kötüyü ayırt edemediğimiz günlerden geçiyoruz. Bu kadar insanların ölümden çok korktuklarını  bilmiyordum.


Ümit ediyorum ki, hasta olma ve ölme korkusu biran önce biter de, sosyal insan ilişkileri, bir birimize mikrop taşıyan potansiyel olarak düşünme ve görme biter. Sadece yaşam isteği ve yaşamda kalma mücadelesi daha çok hayvansal içgüdülere dayandığı için, ben kısa zamanda çokta sağlıklı insan ilişkileri beklemiyorum.

 

Nejat SUCU