Düzen Borç Alandan mı, Borç Verenden mi Yana?
Borçlarla mücadele ve borçlulara destek, borçların tavsiye mücadelesi her hükümet programı ve uygulamalarında önemli gündem maddesi olmaya devam ediyor.
Korona günlerinde var olan borçlu, ödemeler, ve borçların kronikleşmesinin olduğundan daha artış göstereceği kesindir.
Atasözümüz; “Borç yiğidin kamçısıdır“. Borç, kişiyi -borcunu ödeyebilmesi için- daha çok çalışmaya zorlar. Çoğu zaman var olan borçların astronomik düzeye ulaşması borçlunun ödemeden var olan Borçlar ve Tavsiye Kanundan faydalanarak “De Wet schuldsanering natuurlijke personen/Wsnp“ 3 ile 5 yıl arasında kurtulmasını daha kolay kılmakta.
Holland’da var olan borç sorunlarının çözümü için belediyeler, hizmet veren daireler ve birlikte “ Borçsuz ve sorunsuz bir Hollanda için “Op weg naar een schuldenzorgvrij Nederland “ Hollanda Kraliçesi Maxima ve Hollanda Kralı Willem – Alexander‘ında hazır bulunduğu imza töreni Hollanda Kraliyetine ait olan Saray Paleis Noordeinde ‘de gerçekleşti. Birlikte, erken sinyal sistemi ve sorunların erkenden çözümü için mücadele edecek olan kurumlar gelecekte nasıl bir ekstra hizmet sunacaklar, hep birlikte göreceğiz.
Borç veren ve borç alan arasında var olan sorunun alınan borcun ödenmesi olarak görülse de, borçların oluşumu ve ödenmemesinde, işsizlik, fakirlik bağımlılık, iş, istihdam ve gelirlerin azalması olarak gösterebiliriz.
Yasalar genelde borçlu olunan kurumlar ve banklarının yanında olduğu sürece, var olan borcun maddi güce ve kazanca bağlı olduğu de kesindir. Borçlunun sahip olduğu felsefe ise; “Yolunmuş tavuğu bir daha yolamazsın“
Aslında işverenlere 40 milyar destek sağlayan Hollanda devleti, neden borçluların toplam borcunu bir seferde (finale kwijting) tavsiye etmesin ve gelecek 5 yıl için 10 milyar avro ayırmasın?
Nejat Sucu
