Ekmeğini Taştan Çıkaran Gurbetçi


  • Kayıt: 27.12.2021 11:27:24 Güncelleme: 27.12.2021 11:27:24

 Ekmeğini Taştan Çıkaran Gurbetçi

Mustafa NEJAT

Wilp Doğu Veluwe Bölgesin’de bir köy. Köyün hepsi bir sokak ve bu sokak 2 veya 3 kilometre’ den oluşan tipik bir Hollanda köyü. Her köyde olduğu gibi, bu köyde’ de uzaktan Orta Çağ Kilise Kulelerini, Latmer Şatosunu görmeniz mümkün.

Bir görüşme olduğu zaman genelde orada önce bulunur ve orada var olan olanakları değerlendirmek görmek ve gezmek isterim.

Ortak yaşamda güven ve birbirimize güvenmek

İlk önce, köy çiftlik evinin önüne konan bir kiloluk cevizimiz karşılığı olan 1,50 cent’i tabağın içine bırakıp cevizimizi alıyoruz. Hoş ve insanın insana güvenini sağlayan hoş bir gelenek.

Wilp’te iki kilometre ilerisinde bir köy daha var adı Posterenk. Bu köyün birde tarihi yel değirmeni “De Wilpermolen var. Köy olduğundan da sakin ve barışçıl. Köy meydanına arabalarını park eden yaya ve bisikletiyle çevredeki Veluwe Vadisi ‘ni gezen emekli insanlar gözüküyor. Köy meydanında demir dökümden yapılmış köy çeşmesi gayet iyi bir biçimde korunmuş. Az ilerisinde Protestan kilisesi ve Kilise’nin karşısında daha önce kahve ve Birahane olduğu belli olan bir diğer bina .

Köyün diğer tarafına yürüdüğüm zaman Kulesi'nin üzerinde Horoz işareti olan kiliseyi görüyor ve bu kilisenin Katolik Kilisesi olduğunu anlıyorum. Son aylarda çektiğim resimlerde; doğa güzellikleri yanında güzel tarihi binalarında fotoğraflarını çekiyorum ve kiliselerde her yerleşim merkezlerinde tarihi değeri olan koruma altına alınmış binalar arasında. Birçoğu azalan üyelerine rağmen, tarihi gerçeğe direnircesine ayakta kalmaya çalışıyor.

Yol üzerinde köyün yel değirmeninin resmini çekiyorum. Katolik Kiliseye yaklaştığım zaman iki göçmeninin Kilise’nin bahçesinde yüzyıllık bir ağacın altını süpürdüklerini görüyorum. Her zaman olduğu gibi selam veriyor ve de bu iki vatandaşın Türk Göçmen işçi olduklarını anlıyorum. Aramızda kısa bir konuşma geçiyor,

Ne yaptıklarını sorduğumda adını sonradan öğrendiğim Kayın Ağacı’nın (Beuk ) altındaki tohumları süpürüp, eleyip ve tohum ticaretini yapan tüccara sattıklarını söylüyorlar ve geçen yıllara göre tohum fiyatlarının düştüğünü, Rusya’dan ve Polonya'dan da Kayın Tohumu geldiğini belirtiyorlar, Kilise’nin Papazından ’da izin aldıklarını belirtiyorlar.

Kilisenin resmini çekmeme birisi itiraz ederek ve günah olduğunu ima etmeye çalışıyor ve bende sen resmin Günah olduğunu düşün, hem de kilisenin bahçesinde tohum topla diye düşünüyor ama, kendisine cevap verme gereğini duymuyorum.

Güzel bir günün ardından, ekmeğini taştan çıkaran bu gurbetçilere kolay gelsin diyor oradan ayrılıyorum. Kahve köşelerinde gününü öldürmektense burada, doğada birkaç Euro kazanmaları ve çocuklarının cep harçlıklarını kazanmaları hoşuma da gidiyor.

Gurbetçi Hollanda’da Ekmeğini taştan çıkarıyor “ diyorum kendi kendime ….

Her yeni bir gün, yeni güzelliklere gebe olduğu kadar güzeli ve iyiliği de görmeyi yaşamayı bilebilmekte güzel. Belki de öyle olmadığı halde ütopik düşüncelerimle kendimi kandırıyorum. Kim bilir ki, sen senle ve sen doğayla barışık ol.

Hoşçakalın saygılarımla.