Ben intizar etmeyi, söylemeyi ve yazmayı, hiç mi hiç sevmem ama burada mecazi anlamda gerçekten bizlere sevgiyi, sevmeyi ve sevilmeyi öğretmeyenlere şikâyetim var.
Yaşamın Bal tadında olmasını, sevgi ve sevmek ne güzeldir birbirimizi. Birileri kim olursa olsun çokta önemli değil, hala birbirinizi sevmeyin, birbirinize kin ve nefret duyun diyorsa, burada bir bilinen oyunun, geçmişte de oynanan pis oyunun kokuları var.
Belli ki birilerinin burada belirli kirli hesapları var. O hesabın bir parçası olmamak benim elimde ve olmamaya da çoktan karar verdi.
Suskunum, ne cahillikten. Suskunluğum ne bilgisizlikten,
Suskunluğum seni sevememek, sevmeyi bilememektendir.
Çok güzeldir sevgi, sevmek ve sevilmesini öğrenebilmektir.
Evet insanların birbirlerini sevmeleri o yaşanan toplumsal barış, mutluluk ve yaşamı ballandıran bir toplumsal zorunluluktur aslında. Sevgi, sevmek ve sevebilmek var olan ruhların gıdası sevinci ve mutluluğun temel salgıları ve vazgeçilmezleridir.
Yalan ve yanlış kültürel değerler
Evet var olan insanı yargı ve değerlerine saygılıyız. Ama insan onuruna, insanın özgür ve mutlu yaşamına pranga vurmadığı sürece. Bilinmez ama yaşanan ülke kültürü ve var olan yasal kurullara uymak ve birlikte barış içinde yaşamanın önemidir hukuk ve adalet.
Ya bu Deveyi güder, ya da bu diyardan gideriz
Uyumsuzluk, yaşanan ülkeden bilinmeyen hoşnutsuzluk, mutsuzluğun verdiği sorunları kolayca Hollanda toplumunun üzerine yıkma. Ne olursak olalım var olan yasal kurallara uymak ve uymayanı cezai yaptırımlarla hizaya getiren bir toplum.
Zaman içerisinde ne bu deveyi bize güttürürler ne de biz bu diyardan gidebiliriz
Kuralsız değildir Hollanda toplumu
Benim geleneklerim ve göreneklerim var, ben onu uygulayabilirim diyemezsiniz. Orta yol ve ortak yaşamı bulabilmektir yaşam.
Yıllar önce Rotterdam kentinde oğlu ile uzun sistematik bir biçimde gelin kızını eziyet eden ve işkence izleri gözüken Kayınvalideyi Hollanda hâkimi tutuklama kararı verince, içimden iyi oldu demiştim.
Kayınvalide Tercüman oğlum; biz bu eksik etekliyi Ana ve babasından teslim aldık. Onlar bize dediler ki “ Eti sizin ve kemiği bizim “Ben bu Eksik etekliden şikâyetçiyim.
Her yapma dediğimizi yaptı zilli Eksik etekli. Burada bir kadın diğer bir kadını eksik ve az görme olayı gündemde. Tabii ki bilinçli bir geleneksel bir bilince yer edinmiş adetler ve görenekler.
Tercüme esnasında; Eksik etekli sözünü nasıl çevireceğimi düşündüm. O an biraz üzüldüm ve Hakım beyin bana göz kırpması ile irkildim.
Bireysel yaşam, özgür birey olma yolunda epeyce bir yol katettik. Yeni gelecek nesil ise, eşit ve saygılı bir toplumsal parçası olmada epeycede kat edeceğimiz yolumuz olmalı.
Faruk Nafuz Camlıbel Han Duvarları şiiri, Avrupa’nın dolu dolu çileli yaşamından, Orta Anadolu ve gurbet özlemidir.
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya….
Saygı ve sevgilerimle,
