Gözden Uzak Olan Gurbet, Gönülden de Uzak Olurmuş Memleket…


  • Kayıt: 05.02.2023 18:07:17 Güncelleme: 05.02.2023 18:07:35

Gözden Uzak Olan Gurbet, Gönülden de Uzak Olurmuş Memleket…

Nejat SUCU

Doğduğumuz memleketten, Göre Kasabası’ndan ayrılalı tam tamına bir 42 yıl geçti. Evet hemen hemen yaşanabilecek normal bir yaşamın yarısı göz açıp kapayıncaya kadar su gibi geldi geçti.

1980 yılların başı, doğduğun memleketten haber almak, orada yaşananları takip etmek çokta kolay değildi. O zamanlar, uzakları bir birbine yaklaştıran ne dijital teknik, ne İnternet, nede cep telefonları vardır. Her akşam Türkçe yayın yapan Köln Radyo’su dinler ve her iki haftada Pazar günü, ARD Televizyo’nunda Türkçe paket yayınlarını seyrederdik.Ayrıca Almanya’da baskısı yapılan Türkçe gezeteleride okumak mümkündü.

42 yıl önce doğanlar 

O toprakları, bilinmeyen bir yeni vatan Hollanda’ya başlayan yolculukta bir daha geri dönüşü olmayan bir gelecekti. ilk yıllarda epeyce zahmetli geçen yeni vatan eyleme çalışmaları, eğitimi, ve geleceğe yön verecek iktisadi, siyasi, sosyal ve kültürel faaliyetler epeyce yoğun geçti.

Yaşamın Hollanda ekseni her zaman Türkiye ekseninden daha ağırlıklı olmuştur ve bundada gayet mantıklı ve anlanlı bir artı değeri olduğuna inanmışımdır, Çünkü Hollanda toplumu; “ Katılım ve kabül toplumudur.( Meedoen ne meetellen samenleving ).

Türk gibi yaşamak, Hollandalı gibi çalışmak 

Evet bir Türk gibi etkili ve kaliteli bir yaşamın yanında, Hollanda yaşamına uygun bir toplumsal değere değer katan faydalı vatandaş olabilmek çok bilinen ve hedeflenen bir secim olmasada zamanla uyum, entegrasyon, asimilasyon katılım ve akültürasyon la harçlanmış bir Türk kimliği yeni bir Avrupa Türk kimliği oluşturmada

Anavatanı unutmadan, var olanı yaşamın gerçeğini özümlemek mümkün mü ? Tabiki mümkün değil. Bazı alınan, bilinen değer yargıları ile yeni bir kimlik ve yeni yaşam biçimi oluşturmak mümkün.

Herkesin cebine göre özgür yaşam

Hollanda pahalı bir ülke. Buna rağmen Hollanda’ya yerleşmek, başını sokacak sıcak bir konut, bir sıcak çorba, çocuklarına eğitim ve istihdam ve sağlıklı bir yaşam bir tercihlerin birisi olan bir AB ülkesi Hollanda.

Bireysel özgürlükler ülkesi

Evet, “ Fincancı katırlarını ürkütmeden “ Hollanda’da bireysel, yaşam, eğitim, fikri özgür yayın ve dijital yaşam için güzel bir ülke. Tabiki belirli bir grub üzerine çeşitli baskı, siyasi, inanç ve politik emelleri olanlar için kafalarını sert cingi kayaya çarpacakları işlenen suçun ve cürümün bir cezai yaptırımı olan bir Neoliberal - Sosyal Hukuk Devleti. Kısaca Kapitalizmin ve paranın kanunlarına dayanan bir Krallık.

Tabiki Hollanda gülü dikensizde değil!.. 

Yapılan sistem, grublara ayırma ve insanına güvensiz bir Oligarşi devleti her zaman gereken doğruları olmadığını görmekteyiz. Önemli olan var olan politik iradenin, gücün ve politik temsilin yapılan hataları görerek var olan yönetim sisteminin “Halk için devlet, devlet için halk anlayışının “ temel raylar üzerine oturmasını sağlamaktır.

Ne, nasıl ve ne kadar gerçekleşir, yeni kurulma aşamasında olan, Sol ve Liberal Koalisyon yönetimde bunu hep birlikte gördük. Var olan yönetimlerden hoşnut olmayan her zaman vardır. O zaman daha iyisini yine bizler idareci olarak belirlememiz de mümkün..

Saygı ve sevgilerimle.