Hollanda'nın siyasi sahnesi, 22 Kasım'daki Erken Temsilciler Meclisi Seçimleri için daha önce görülmemiş politik liderlerle şekilleniyor. Yeni politik liderler ve yeni oluşumlar seçimlere hazırlanıyor, ancak Türk seçmeni için özel politik gelişmeler gözlemlenmiyor gibi görünüyor. Yeni bir umut ve heyecan belirgin değil.
Geçmiş yılların politikalarının tercihlerimizi nasıl etkilediği de bir soru işareti. Son 20 yılda, Türk seçmeni beklenenin üzerinde uyum sağlayarak, iş, asimilasyon, eğitim ve istihdam konularında Hollanda toplumunda daha etkin bir konuma geldi. İşsizlik oranı düştü, milli gelirden pay arttı. Göçmenler, özellikle son iki yılda ekonomik olarak büyümeye devam ettiler.
Korona pandemisi ve Rusya-Ukrayna savaşı sonrası ekonomik zorluklara rağmen Hollanda, ekonomik istikrarını koruyarak sosyal devlet desteği ve sübvansiyonlar sunmaya devam ediyor.
Ancak, sembolik ve demagojik politika yapanlar, var olan sorunlara somut çözümler getiremediler. İlk nesil Türk göçmenlerin sağlık, gelir, düşük emeklilik, iki ülke arasında yaşam ve kadınların eşitsizliği gibi sorunları hâlâ göz ardı ediliyor.
Türk seçmeninin yerel örgütlenme ve sandığa gitme konusundaki durumu da belirsiz. 280 binden fazla Türk seçmeni ne kadar teşvik edebilir ve organize edebilir? Politik hareketler, daha önce büyük bir seçmen çoğunluğunu sandığa taşıyamamıştı, bu seçimlerde bu seçmeni nasıl sandığa taşıyacakları konusunda bir argüman geliştirmek zorundalar.
Bu konuyu organize edecek bir politik parti veya kurumun varlığı veya eksikliği belirsiz. Entelektüel muhafazakar Türk seçmeni, son 20 yılda umduklarını elde edememiş gibi görünüyor ve gerçekçi politik taleplerin ne olduğu da belirsiz.
Türk topluluğunun yaklaşık %58'i Hollanda'da doğmuş durumda. Son yıllarda politik tercihlerini çeşitlendiren Türk seçmeni, uyum ve katılım sürecinde Hollandalılara benzer hale gelmeye başladı. Eğitimli ve kariyer sahibi seçmenler, artık inanç veya etnik kökenleri nedeniyle politik tercih yapmıyorlar. İkinci ve üçüncü nesil Hollanda doğumlu Türk seçmenlerinin çoğu, kendilerinin etnik kökenlerinin ötesine geçen politik tercihlerde bulunmayı tercih ediyor.
Sonuç olarak, Hollanda Erken Temsilciler Meclisi Seçimleri öncesi büyük bir heyecan görülmüyor gibi. Bu kadar kararsız seçmen sayısı daha önce görülmemiş bir durum olarak öne çıkıyor. Gelecekte hangi politik tercihlerin ağırlık kazanacağını görmek için beklemeye devam edeceğiz.