Ankara'dan Amsterdam'a Açık Mektup


  • Kayıt: 21.05.2024 11:09:34 Güncelleme: 21.05.2024 11:09:34

Ankara'dan Amsterdam'a Açık Mektup 

Nejat SUCU

Çok sevdiği ve kavuşmak için dört gözle beklediğine kavuşma umuduyla, Meryem bu mektuba başlar...

Yüce yüce Rabbim'den bir an önce birbirimize kavuşturmayı temenni ederim.

Sen nasılsın? Beni düşünme! Sen sakın ha..., üzülüp hasta filan olma. İnşallah bir gün birbirimize kavuşuruz.

Bugün bize bu konuda mektup yazma dersi verdiler ve bu mektubu şu anda Ankara Kızılay'daki dersaneden yazıyorum.

Biz böyle mektuplar yazarsak, kendimizin haklarını savunan "bayan" olacakmışız. Ne garip bir düşünce! Bizim en doğal hakkımız olan bir aile olarak birlikte yaşama hakkını engelleyip, kendimizi savunan bir bayan olduğumuzu söyle. Ben bunun çok gülünç ve saçma olduğunu öğretmen Ans'a söyledim ve bana hiçbir cevap veremedi, yüzü de kıpkırmızı oldu.

Hollandalı bayan öğretmen Ans'ın dediği gibi, biz Hollanda toplumuna daha çabuk entegre olabilecekmişiz. Ben bundan bir şey anlamadım ama öyle olsun.

Ankara'da, babaannemle birlikte kalıyoruz. Babaannem'in canı çok çok sıkılıyor ve memleketini özlüyor. Benim bir an önce Hollandaca öğrenmem ve Hollanda'ya gitmem için her gün 4 dilde dua ediyor. Tabii ki kendisine de hak veriyorum. 70 yaşında bir kadın. 70 yıldır köyünün Erzurum'un il sınırlarının dışına hiç çıkmamış.

Benim de keyfim pek iyi değil, bazen çok karamsar ve depresif oluyorum. Bu çilenin ne zaman biteceğini bilemiyorum.

Şu anda Hollandaca dil derecemin A1 olduğunu söylüyorlar, bunun ne zaman A3 olacağını kimse bilmiyor ve bu derslerini organize edenlerin umurunda da değil, nasılsa ücretleri ödeniyor.

Sana ulaşmak, bana Edirne Selimiye'den Ağrı Dağı arası mesafe kadar zor ve uzak geliyor.

Hollanda'ya yerleşmek Deve'ye hendek atlatmaktan daha zor olacakmış.

Duyduğuma göre Hollanda'da yeniden Sağcı, Müslüman, Türk, göçmen ve mülteci karşıtı yeni bir hükümet kurulacakmış. Herhalde bundan da kötü olmaz ama, Hollanda'ya yerleşmek Deve'ye anlatmaktan zor olacak. 22 Kasım 2023 tarihinde yapılan Erken Temsilciler Meclisi Seçimlerinde Hollanda halkı buna karar verdi. Buna da Hollanda'da Demokrasi diyor muşuz.

Öğretmen Ans, Hollanda'ya yerleşen bizim gibi göçmenlerin, bütün Dil kursu (inburgeringscursus / examen) ve sınav masraflarından tutunda, ilk 10 yıl için her türlü özel ve tüzel giderlerimizi kendimiz karşılayacağımızı söyledi. Bu konuyla bir Göç ve Göçmenlik Sözleşmesi (Migratieovereenkomst) imzalayacağımızdan bahsediyordu. Hollanda küçük bir ülkeymiş ve Hollanda'da artık tamamen doluymuş (Nederland is vol).

Sana da üzülüyorum. Senin de hakkın olan bir mutluluğu ve sıcak bir yuvayı sana sunamadım. Ben senin binlerde Euro borcun altına girmeni sağladım. Duyduğuma göre günde 16 saat çalışmak zorundaymışsın. Diyorum ki gel geri dön, burada da birlikte çalışır daha güzel bir gelecek kurabiliriz.

Hollanda olan bitenleri ve Hollanda politikasını da epeyce öğrendik. Bu, bize yapılan uygulama uyumsızlık sınavı, ne kadar insan haklarına ve uluslararası anlaşmalara uyar bilemiyoruz. Benim gönlüm Hollanda'ya varmamaktan, ama ne yapayım aşağıya tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık. Beni şu anda istemeyen bir ülkenin, gelecekte bize ve çocuklarımıza ne kadar güvenli, huzurlu ve refah bir yaşam sunacağından süphelerim var. Ben, bu karamsarlığımla seni de üzdüğümü biliyorum ama elimden başka bir şey gelmiyor ki.

Arkadaşlarla düşündük ve bu Türkiye'de dil öğrenme ve temel Hollandaca bilme sınavının uygulanmasının insan haklarına ve bir bireyin özgür iradesine dayanarak eş seçmesinin gaspından başka bir şey olmadığına karar verdik.

Fatma dedi ki bizde, İnsan Hakları Mahkemesi'ne bir dilekçeyle durumumuzu bildiririz ve bu kanun maddesinin iptalini isteriz dedi ve Ayşe de orada, Hollanda'nın Monarsi ile yönetildiğini ve şu anda başında bulunan Kral Willem – Alexander'ın olduğunu, en uygun olanının Hollanda Kralına bir mektupla durumu iletmekten geçtiğine karar aldık.

Daha sonra hüzünlü bir hava çöktü, sanki bir cenaze töreninden sonra insanların bir arada olmaları gibiydik. Herbirimiz gözyaşlarımızı birbirimizden sakladık.

Bir de düşünüyorum, her gecenin bir aydınlığı ve her kışın bir baharı olacağı gibi, bu zor günlerin de geçeceğine düşünerek yeniden yaşama bağlanıyorum.

Mehmet sana iyi bir haberim var. Göndermiş olduğun harçlığımdan orada ödememiz gereken € 1500'lük harç mı başlık parası mı dersin, onun € 700,- euro'sunu biriktirdim.

Şimdi zil çaldı, Öğretmen Ans, bize "dames en heren; wij gaan beginnen" diyor. Orada bizi seven tüm arkadaşlara bolca selamlarımı iletir ve hanımlarına ve beylerine sahip çıkmalarını tavsiye eder, onların mutluluklarını birlikte paylaşmak umuduyla selamlarımı iletir, hoşçakalın derim.

Ayrıca bensiz ve sevgilisiz sevgililer gününü de kutlarım.

MERYEM. Öptüm.