Geçen haftalarda doğduğum ve büyüdüğüm Nevşehir'in Göre Kasabasını ziyaret etme olanağım oldu. Göre'ye varışımın ikinci gününde daha önce planlamış olduğum, 50 yıl önce çıkmış bulunduğum, 1670 metre (Rakım) yüksekliğinde olan Aşıklı Dağına çıkmaya karar verdim.
Gerekli donanımımı yaptıktan sonra yolculuğum İvrişi Çayırı'ndan başladı. Kaya ambarlarının önünden, verimli Alıç yazısından geçerek Tekke bağlarından Aşıklı Dağı'nın eteklerine ulaştım. 5 kilometrelik yolculuğumda, üzüm bağına bakan ve gören sadece 3 aileyle karşılaştım. Zahmetli bir tırmanıştan sonra Aşıklı Dağı'nın zirvesine ulaştım. 45 yıl önce ziyaret ettiğim bir yatır, gömütü ve bizim dediğimiz gibi, Aşıklı Dağı'nın tepesinde bir ermiş, bir evliya veya insanlardan kaçarak doğanın Aşıklı Dağı'nın özgürlüğüne ve dokunulmazlığına sığınmış, ismini ve kayıtlarını bilmediğimiz bir yatır vardı.
Tekke bağlarındaki türbede yıllarca koyun ve keçi adakları yapılır, var olan her türlü dünyevi zorlukların çözülmesi beklenirdi. Yatır, mezar ve türbe ziyaretlerinin en güzel örneği Hristiyanlık öncesi ve sonrasında Atina'nın Atina Akropolis yakınında anıtsal mezarlık Birinci Mezarlık (1837) mezarlıkların yan ve alt kısımlarında dua etmek ve mum yakmak için özel yapılmış türbeleri görme imkanımız oldu (Kasım 2014).
Yolculuk esnasında bir zaman duyamadığınız, göremediğiniz ve koklayamadığınız o keklik ve çavdar böceği konseri ve bir esinti ile yayılan kekik ve lavanta kokularıyla dolu dolu bir tırmanış yaşadım.
İşin garibi, Tekke mevkiinde bulunan yine bir yatır ve gömüt vardı. Bir varsayıma göre bunların iki kardeş oldukları ve belirli zamanlarda birbirlerine ziyaret ettiklerini anlatırdı büyükler. Göre’de iki kardeşin birbirlerini ziyaret ederken kullandıkları çıra ışıkları görünürmüş. Öyle anlatırlardı Göre’li büyüklerimiz.
Zirveye ulaştıktan sonra gözüm 50 yıl önceki gömütü aradı. Bizim Aşıklı Dağı'nın dedesinin yerinde yeller esiyordu. Evet, yaşayan insana saygısı olmayan insan, dede'nin türbesini yerle bir etmiş ve o fakir dedenin mezarında altın, servet ve mal aramıştı. O mezarı o şekilde görünce gerçekten üzüldüm ve mezarının başında suyumu onunla paylaştım.
Artık, o güzel zirvesinde dedenin mezarının bir gün yeniden inşa edilmesi gerektiğini düşünerek oradan Güvercinklik Köyüne inerek Göre'ye 5 saatlik bir yolculuktan sonra ulaşabildim.
Bir gün olur, Göre'den ve Nevşehir'den Aşıklı Dağı'na uzanan doğal gezinti güzergahı, bisiklet ve yürüyüş parkurları düzenlenir. Neden mi? Göre Nevşehir’in en yeşil ve güzel çevresi olarak kabul edersek, Göre’nin Doğal Koruma Milli Parkı olması da çok zor değil der, hoşçakalın derim.