Yüzleri ve Gözleri Gülmeyen Emekli Yaşlılar


  • Kayıt: 09.09.2024 18:53:00 Güncelleme: 09.09.2024 18:53:00

Yüzleri ve Gözleri Gülmeyen Emekli Yaşlılar

Nejat Sucu

Hollanda’da her beş kişiden biri yalnız (3 milyon 300 bin kişi, %20). Türk göçmenleri ise daha da yalnız. Yalnızlık, yalnız yaşamak, gurbette yaşlılık ve doğdukları topraklardan 60 yıldır uzak kalmanın getirdiği bir ömür boyu yalnızlık, Hollanda gurbetinde derin hissediliyor.

24 saat aktif çalışan bir ekonominin içinde, çocuklar ve torunlar lüks ve bencil yaşamlarından ebelerine ve dedelerine zaman ayıramıyor. Her yılın Mart ayında, emekli Türk diasporasının Hollanda’dan Anadolu’ya göçü başlar. Ancak memleket de eskisi gibi değil artık.

Tükenmişlik Sendromu ve Yaşlılık

Herkes bir gün emekli olmayı hayal eder. Ancak emeklilik aynı zamanda gençliğin ve üretkenliğin azalması, "gerekli olmama" hissi demektir. Bir kenara itilmek, unutulmak ve değerin azalması, her toplumda ruhsal sağlığımızı etkileyen bir durumdur. Yaşlılık, tükenmişlik sendromu olmamalıdır. Bir ömür boyu biriktirdiklerimizle ve var olan sosyal yaşamla yaşlılığı verimli ve mutlu kılmak mümkündür. Yaşlılık, umutsuzluk ve mutsuzluk değildir.

İyi ki Hollanda’ya Dönüş Umutları Var

Ekim ayında, Hollanda’daki Türk emeklileri yeniden Hollanda’ya, yani birinci vatanlarına dönerler. Akrabalarına, çocuklarına ve torunlarına kavuşmak, onlara yeni umutlar verir. Emeklilerin yaşamlarını mutlu kılan, iki ülke, iki vatandaşlık, iki gelir ve iki konut onların 60 yıldır elde ettiği kazanımlar olsa gerek. Yaşlanmak ve yaşlılıkla gelen sosyo-ekonomik ve ruhsal sorunlarla iki ülkede de baş etmek zor olsa da umutları diri tutmak mümkün.

Hollanda’da Artan Yalnızlık

Son 10 yılda, Hollanda’da yalnız yaşayan kişi sayısı 750 bin artarak 3 milyon 300 bine ulaştı. Özellikle Batılı olmayan göçmenler, Türkler de dahil, bu yalnızlığı daha derinden yaşıyor. Türk göçmenlerin %64’ü kendini yalnız hissediyor ya da gerçekten yalnız yaşıyor. Yalnızlık, sosyal, ekonomik durum ve yaşam kalitesiyle doğrudan bağlantılı olup, sosyal yaşamanın da bir maliyeti vardır. Sosyal ilişkiler ve hizmetler için belirli önlemler alınması şart.

Bu konuda belediyelerin sosyal işler dairesiyle (Gemeenten / Sociale Zaken) görüşülebilir. Ayrıca bazı özel ve tüzel destek fonları (www.fondsen.nl) ile Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı’nın (Ministerie van Sociale Zaken en Werkgelegenheid) destekleri de mevcut.

Türk Camilerinde Ücretsiz Çorba ve Kahvaltı Günleri

“Bizim de bu çorbada tuzumuz olsun” diyorsak, camilerimizde ve derneklerimizde toplu sosyal kahvaltı ve çorba davetleri organize edebiliriz. Korona pandemisinden sonra, toplumsal uyumu ve katılımı teşvik edecek etkinlikler düzenlemek mümkündür.

Bir konu, bir kahvaltı ya da bir konu, bir çorba akşamı düzenleyerek, toplumsal bilgilendirme ve katılımı artırabiliriz. Bu şekilde, topluma ulaşma ve geliştirme süreçlerini daha da olumlu hale getirebiliriz.

Olumlu Faaliyetlerin Sosyal Pazarlaması

Sürekli olumsuzluklarla gündeme gelmek yerine, olumlu ve güzel faaliyetlerimizi öne çıkarmalıyız. Bu noktada, basınla iyi ilişkiler kurmak önemlidir. Şimdiden hazırlanıp, yeni bir sonbaharla birlikte yeni umutlarla başlamak neden olmasın?

Sağlıkla ve güzelce kalın.