Çok Renkli Bir Hollanda Toplumunda, Azınlıkların Politik Oluşumu Nasıl Olmalıdır?


  • Kayıt: 17.12.2024 07:35:18 Güncelleme: 17.12.2024 07:35:56

Çok Renkli Bir Hollanda Toplumunda, Azınlıkların Politik Oluşumu Nasıl Olmalıdır?

Mustafa Nejat SUCU

Geçmiş yıllara göre yapılan bazı çalışmalar, politik katılımın giderek zorlaşabildiğini göstermektedir. Almelo ve Hollanda’da yaşayan Türk toplumu, kendi kimlik, değer, inanç ve dinamikleriyle uyum sürecini gerçekleştirerek geleceğini inşa etme çabasında. Giderken, gelirken ya da yolumuzu memlekete veya Akdeniz, Ege ve Karadeniz sahillerine çevirerek huzur bulabileceğimiz bir rota çiziyoruz.

Hollanda Ne İlk Ne de Son Durak

Bir türlü vazgeçemediğimiz, hayal kırıklığına uğrasak veya küssak da, bir tilkinin dönüp dolaşıp kürkçü dükkânına gelmesi gibi yine Hollanda’ya dönüyoruz. Hollanda, son mu, ikinci vatan mı dediğimiz yer oluyor.

Birden Fazla Renklilik Zenginliktir

Politik, sosyal, kültürel, iş ve diğer tüm sektörlerde çeşitliliğin olması, üreten ve katma değer sağlayan toplumlar için büyük bir zenginliktir. Kendine yetebilen, çok kültürlü, eğitimli, çok dilli, bilgi ve beceriyle dolu bir toplumda verimlilik, zenginlik ve barış ortaya çıkar. Bu elbette mutlulukla eşdeğerdir.

Alçakgönüllü ve Seviyeli Olmak

Politikayı alçakgönüllü, seviyeli ve ulaşılabilir kılabildikten sonra, yolun büyük bir kısmını kat etmiş ve işin en zor kısmını başarmış sayabiliriz. Devlet yönetimi, sahip olunan salt çoğunlukla tüm halkı; muhalifleri, oy verenleri ve vermeyenleri kucaklayabilmektir.

Politik Oluşum ve Verzuiling

Almelo’da bir türlü gerçekleştirilemeyen, mevcut bulmacada yerine konması gereken bir taş mı, entegrasyon mu yoksa eksik bir direk mi? En güzeli, kendi kurumlarını kurmak, güvenli ve geleceğini inşa etmek için gerekli olan toplumsal temelleri oluşturmaktır (verzuiling ve politik temsil).

Hollanda toplumu ile ortak bir politik entegrasyonu ve katılımı savunduk, ancak artık kendi ayaklarımızın üzerinde durarak kendi politik temsilimizi sağlamamız gerekiyor. 18 Mart 2026’da yapılacak Almelo Belediye Meclisi seçimlerine kendi oluşumumuz ve partimizle katılmak gerek. Zaman ve şartlar olgunlaşıyor. Politik meyve artık olgunlaştı; bir ham meyve gibi boğazımıza durmaz.

Denemek ve Yeniden Denemek

Başka çaremiz yok. Olmayanı satamazsınız! Türk atasözleri ne güzel söylemiş: “Olmayanı satamazsın, dökme suyla değirmen dönmez, dövme su dövmek…”

Politika, birikim, tecrübe ve hizmet aşkı gerektiren bir toplum hizmetidir. Kendi kazancından ve ekmeğinden paylaşabiliyorsan, o zaman politikacı olma yolunda ilerliyorsun demektir. Politika, zenginlik veya kazanç sağlama aracı değil; aşk ve hizmet tutkusu ile toplumsal var oluş içindir, hem Almelo’da hem de Hollanda’da.

Azınlıkların Hakları Daha Fazla Olmalı

Size oy vermemiş, sizinle aynı düşüncede olmamış, sizin gibi inanmamış ya da sizin kalıplarınıza uymayan bir yaşam sürmüş olabilir. Siyah, kızıl, sarışın ya da beyaz olması fark etmez. Önemli olan, insanlık ve politik değerlerdir.

Benim azınlığım, göçmenim, mülteci kardeşim, siyahım, Romen’im ve yabancım en az benim kadar, hatta gerekirse benden daha fazla hak ve helale sahip olmalıdır. O zaman toplum adına bize emanet edilen yönetim, adalet ve erdemle kutsal bir politikacıya dönüşür.

Görevli olunan süre boyunca hak ve adaletle yürütülen hizmetin tadı ve balı bambaşkadır. Gelin biraz düşünelim: Neden bu kadar kutuplaşıp birbirimizin hayatını zehir ediyoruz? Değer verip ilişkileri hak edilen seviyede tutarsak zarar ve ziyanı asgariye indirmek mümkün olabilir.

Güzel günler dileğiyle, hoşça ve sağlıcakla kalın.