Cin lambadan çıktı


  • Kayıt: 31.03.2016 16:44:00 Güncelleme: 31.03.2016 16:44:00

Sosyal Demokrat parti PvdA başkanı Hans Spekman, Wilders’ ın “demokrasi ve hukuk devletini tehlikeye soktuğunu’ belirtti. Wilders’ın mülteci merkezleri karşıtı aşırı muhalefeti bardağı taşıran son damla oldu. Partisinin kuruluşunun 70’inci yılı kutlamaları münasebeti ile NRC gazetesine bir demeç veren Spekman, Hollanda’ da yaşanan gelişmeleri ‘çok tehlikeli’ olarak nitelendirdi. ‘Cin lambadan çıktı’ deyimini kullanan tecrübeli siyasetçi, mülteci merkezleri bağlamında belediye meclis üyelerinin ve diğer belediye yetkililerinin ‘tehdit’ edilmesinin direkt demokrasiyi olumsuz etkilediğini vurguladı.


Wilders’ın aşırı, kışkırtıcı ve tehlikeli söylemleri sadece mültecilerle sınırlı değil tabi. Son günlerde öyle bir açıklama yaptı ki, ‘cin lambadan çıktı’ cuk diye yerine oturdu.


Açıklaması şu şekilde: ‘Şayet benim partim seçimlerde birinci parti olursa ve diğer partiler benimle koalisyon kurmayı istemezse ‘isyan’ çıkacağını tahmin ediyorum’.  Evet yanlış okumadınız, demokratik bir ülkede, demokratik seçimlerle birinci parti olan bir parti lideri, kendisiyle diğer partiler işbirliği yapmazsa ‘ isyan’ çıkacağını belirtiyor. Bu açık bir tehdit. Hem seçmenleri tehdit ediyor hem de diğer partileri.


Spekman’ a göre Wilders’ın ‘isyan’ yorumu çok aptalca ve akılsızca yapılmış bir yorum ve hemen bu yorumu geri alması gerekiyor: “ Cin lambaya geri girmeli ve bunda Wilders’ın bir rolü var”. Son yıllarda özellikle İslam ve yabancılarla alakalı yaptığı açıklamalara baktığımızda Wilders’ ın bu rolü üstleneceğini hiç düşünmüyorum. Bırakın ‘cini lambaya sokmak için’ birşeyler yapmayı, başka cinlerin çıkması için elinden geleni yapacağı aşikar.


Wilders gibi toplumu bölen, ayrımcılık yapan, toplum içindeki azınlıkları alenen küçümseyen siyasi liderler için ne güzel söylemiş Ziya Paşa ‘ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz’ diye. Laf, laf, laf. Nerede icraat? Nerede toplumu birleştiren söylemler? Toplumun hangi problemlerine ‘kalıcı’ çözüm üretmiş bu gibi siyasetçiler? Sadece yeni ‘düşman’ üretmek ve bu düşman üzerinden oy devşirmek bildikleri.


Günümüzün popülist siyasetcilerini görseydi ne derdi Ziya Paşa aceba? Halka şirin görünerek veya başka bir tabirle ‘sakala göre tarak vererek’ işi götürmeye çalışan politikacıları görseydi. Popülist siyasetçinin en önemli siyasi aracı olan “vaat etmeyi’ bu kadar mahir kullanması karşısında şaşıracağı kesindi Ziya Paşa’nın.


Mesela ne vaat ediyor Wilders? Hollanda’ nın sınırlarını kapatmayı vaat ediyor; Avrupa birliğinden çıkacağını vaat ediyor; mültecileri sınır dışı edeceğini, baş örtüsüne vergi getireceğini, daha az Faslı olacağını vaat ediyor; işsiz yabancıların sınırdışı edileceğini, cami açmanın imkansızlaşacağını, islam okullarının kapatılacağını vaat ediyor. Bu gibi vaatler malesef yaşadığımız dönemde ona oy olarak geri geliyor.


Bu vaatler ‘normal şartlarda’ gerçekleştirilebilecek vaatler değil. Bu bir yana, esasen bu vaatlerin Hollada için bir getiriside yok. Avrupa birliği içinde olmak Hollada için büyük bir artı olduğu gibi, islam okulu kapatmak ise uluslararası arenada büyük bir eksi. Okul kapatan bir ülke olmak Hollanda’ ya ne getirir? Cami yapılmasını engellemek Hollanda anayasasında bulunan ‘ din özgürlüğü’ ile çelişiyor. Kendi anayasası ile çelişen bir ülke olmak Hollanda için hiç iyi olmaz. Hele birde Uluslararası Adalet Divanı’nın Hollanda’ da olduğu düşünüldüğünde bu bir deli saçması olur. Normal şartlarda olmayacak böyle vaatlerde bulunan ve ‘ isyan’ gibi söylemleri olan siyasetçinin gönlünde yatan aceba başka birşey mi? Bu, normal olmayan şartlarda diktatörlük özlemi olabilir mi? 21. Yüzyılda bu hiç mümkün mü demeyin. Umarım cin lambasına geri girer ve yaşanan tehlikeler geride kalır.