Hollanda Maliye Bakanlığı’nın 29 Eylül 2025 tarihli raporu, ülkedeki bankacılık sisteminde göçmen kökenli, özellikle Müslüman müşterilerin hâlâ ayrımcılığa uğradığını ortaya koydu. Raporda, bazı ilerlemelere rağmen sistematik önyargıların sürdüğü ve bankaların “daha dikkatli ve kapsayıcı bir politika izlemesi gerektiği” vurgulandı.
Araştırma: Göçmen Kökenliler Daha Fazla Ayrımcılık Yaşıyor
Ipsos I&O tarafından yürütülen araştırmaya göre, bankalarla etkileşiminde ayrımcılık yaşadığını belirtenlerin oranı genel nüfusta %4,9 iken, Avrupa dışı kökenli kişilerde bu oran %9. Bir önceki yıl bu oran %14’tü. Raporda azalma olumlu bir gelişme olarak görülse de, “hala kabul edilemez derecede yüksek” denildi.
Katılımcıların büyük kısmı, aşırı kontroller, hesapların gerekçesiz dondurulması veya hizmet reddi gibi durumlarla karşılaştıklarını belirtti. Özellikle Türk, Faslı ve diğer Müslüman kökenli müşterilerin bu uygulamalardan orantısız biçimde etkilendiği raporda yer aldı.
“Discriminatie mag niet plaatsvinden” – Ayrımcılık kabul edilemez
Maliye Bakanı E. Heinen, raporda şu ifadeleri kullandı:
“Discriminatie mag niet plaatsvinden. Het is pijnlijk dat mensen discriminatie ervaren.”
(“Ayrımcılık olamaz. İnsanların bunu yaşaması acı verici.”)
Heinen, bankaların hesap kapatma, kara para aklamayı önleme (Wwft) ve yaptırım yasaları (Sanctiewet) gibi uygulamalarda ayrımcılığa yol açabilecek riskleri azaltması gerektiğini belirtti.
Müslümanlara ve Göçmenlere Yönelik Dolaylı Baskılar
Raporda, birçok Müslüman kökenli müşterinin özellikle “aşırı incelemeye” maruz kaldığı, bazı banka çalışanlarının bilinçli veya bilinçsiz önyargılarla hareket ettiği belirtildi. Bu durum, İslami yardım kuruluşları veya yurtdışına para gönderen Müslüman müşteriler için daha sık görülüyor.
Denetim kurumları DNB (Hollanda Merkez Bankası) ve AFM’in ortak araştırması da aynı noktaya dikkat çekiyor: Bankalar, göçmen kökenli müşterilerle ilişkilerinde hâlâ “eşit muamele” ilkesini tam olarak uygulayamıyor.
Şikayet Etme Cesareti Az
Rapor, ayrımcılık yaşayanların büyük kısmının şikayetçi olmadığını da ortaya koyuyor. Bunun nedeni, “şikayet etsem de sonuç değişmez” inancı ve bankalara olan güvensizlik. Hükümet, discriminatie.nl platformu üzerinden şikayetlerin kolaylaştırılması için yeni bir mekanizma oluşturdu ancak bildirilen vaka sayısı halen düşük.
Yapay Zekâ ve Ayrımcılık Riski
Raporda, bankacılıkta artan yapay zekâ (AI) ve makine öğrenimi kullanımıyla birlikte “algoritmik ayrımcılık” tehlikesine de dikkat çekildi. DNB ve AFM, bankalardan AI karar sistemlerinin önyargısız çalıştığını belgelemelerini istedi.
Kültürel Kökene Göre Farklı Muamele Hâlâ Var
Hollanda bankacılık sektöründe ayrımcılığa uğradığını düşünenlerin oranı düşse de, Türk, Faslı ve Müslüman kökenli müşteriler hâlâ dezavantajlı gruplar arasında. Rapor, bankaların iç eğitimlerinde “bilinçaltı önyargı farkındalığı” konusuna daha fazla yer vermesi gerektiğini vurguluyor.
Bakan Heinen, 2026’da yeni bir araştırma yapılacağını ve “tüm vatandaşların finansal sistemde eşit muamele görmesi için” adımların süreceğini açıkladı.