MERYE’MİN ANKARA' DAN ALMELO’YA MEKTUBU


  • Kayıt: 24.12.2021 18:21:32 Güncelleme: 24.12.2021 18:21:32

MERYE’MİN ANKARA' DAN ALMELO’YA MEKTUBU

Mustafa Nejat Sucu

Çok sevdiği ve kavuşmak için dört gözle bekleyen eşine kavuşma ümidiyle, Meryem bu mektubuna başlar.

Yüce yüce Rabbim’ den bir an önce birbirimize kavuşturmayı temenni ederim.

Sen nasılsın?

Beni düşünme sen, sakın ha…, üzülüp te hasta filan olma. İnşallah bir gün birbirimize kavuşuruz. Bugün bize bu konuda mektup yazma dersi verdiler ve bu mektubu şu anda Ankara Kızılay’daki Uyum Kursu ve sınavı için (Inburgeringscursus en examen) dersane’den yazıyorum.

Biz buna benzer mektupları yazar isek, kendimizin haklarını savunan“ geëmancipeerd” bayan olacakmışız. Ne garip bir düşünce, bizim en doğal hakkımız olan bir aile olarak birlikte yaşama hakkını engelle ve de kendini savunan bir bayan olduğumuzu söyle. Ben bunun çok gülünç ve saçma olduğunu öğretmen Ans’a söyledim ve bana hiçbir cevap veremedi, yüzü de kıpkırmızı oldu.

Hollandalı bayan öğretmeni Ans’ın dediği gibi, biz Hollanda toplumuna daha çabuk entegre olabilecekmişiz ben bundan bir şey anlamadım ama öyle olsun. Ankara’da, babaannemle birlikte kalıyoruz. Babaannemin de canı çok çok sıkılıyor ve memleketi özlüyor. Benim bir an önce Hollandaca öğrenip te Hollanda'ya gitmem için her gün 4 dilde dua ediyor. Tabii ki kendisine de hak veriyorum. 70 yaşındaki bir kadın. 70 yıldır köyünün Erzurum'un il sınırlarının dışına hiç çıkmamış.

Benim de keyfim pek iyi değil, bazen çok karamsar ve depresif oluyorum, bu çilenin ne zaman biteceğini bilemiyorum. Şu anda Hollandaca dil derecem 1 olduğunu söylüyorlar, bunun ne zaman 3 olacağını kimse bilmiyor ve bu derslerini organize edenlerin umurunda da değil, nasıl olsa ücretleri ödeniyor. Sana ulaşmak, bana Edirne’den Ağrı dağı arası mesafe kadar zor ve uzak geliyor.

Sana da üzülüyorum. Senin de hakkın olan bir mutluluğu ve sıcak bir yuvayı sana sunamadım. Ben senin binlerde Avro borcun altına girmeni sağladım, duyduğuma göre günde 16 saat çalışmak zorunda kalıyor muşun. Diyorum ki gel geri dön, burada da birlikte çalışır daha güzel bir gelecek kurabiliriz.

Hollanda olan bitenleri ve Hollanda politikasını da epeyce öğrendik. Bu, bize yapılan uygulama uyum sınavı, ne kadar insan haklarına ve uluslararası anlaşmalara uyar bilemiyoruz. Benim gönlüm Hollanda’ya varmamaktan, ama ne yapayım aşağıya tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık. Beni şu anda istemeyen bir ülkenin, gelecekte bize ve çocuklarımıza ne kadar güvenli, huzurlu ve refah dolu bir yaşam sunacağından şüphelerim var. Ben, bu karamsarlığımla senide üzdüğümü biliyorum ama elimden başka bir şey gelmiyor ki.

Arkadaşlarla düşündük ve bu Türkiye’de dil öğrenme ve temel Hollandaca bilme sınavının uygulanmasının insan haklarına ve bir bireyin özgür iradesine dayanarak eş seçmesinin gaspından başka bir şey olmadığına karar verdik.

Fatma dedi ki bizde, İnsan Hakları Mahkemesi’ne bir dilekçeyle durumumuzu bildirir ve bu kanun maddesinin iptalini isteriz dedi ve Ayşe'de orada, Hollanda’nın Monarsi’yle yönetildiğini ve su anda başında bulunan Kral Willim Alexander’ın olduğunu en uygun olanının Hollanda Kralına bir mektupla durumu iletmekten geçtiğine karar aldık. ,

Daha sonra hüzünlü bir hava çöktü, sanki bir cenaze töreninden sonra insanların bir arada olmaları gibiydik. Her birimiz gözyaşlarımızı birbirimizden sakladık.

Birde düşünüyor, her geçenin bir aydınlığı ve her kışın bir baharı olacağı gibi, bu zor günlerinde geçeceğine düşünürek yeniden yaşama bağlanıyorum Mehmet sana iyi bir haberim var. Göndermiş bulunduğun harçlığımdan orada ödememiz gereken 1500 avroluk harcım, başlık, parası dersin, onun 700,- avro’sunu biriktirdim.

Şimdi zil çaldı. Öğretmen Ans ,bize dames en heren; wij gaan beginnen diyor. Orada bizleri seven tüm arkadaşlara bolca selamlarımı iletir ve hanımlarına ve beylerine sahip çıkmalarını tavsiye eder, onların mutluluklarını birlikte paylaşmak umuduyla selamlarımı iletir hosçakalın derim.

Ayrıca bensiz ve sevgilisiz sevgililer gününü de kutlarım. MERYEM Öptüm.