Kökünden koparılan bir ağacı düşünün. Yeni yerine taşınan ağaç, taşındığı yere uyum sağlamaz ise, başka ağaçların gölgesinde kalırsa ve yeniden toprağın verdiği gücü ve enerjiyi alması uzun yıllar gerektirebilir.
Aslında gurbet, gurbette bir mekân ve mevki edinmekte bir ağacın kökünden koparılması ve yeni bir mekâna taşıması gibidir. Onu, gurbet insanı pekte mutlu etmez ama, daha güzel, kaliteli ve güvenceli yaşam için gurbet yine de yeni vatan olabilmekte.
Birde dilini ve dinini bilmezsen, birde yılın 200 gününde Yağmur yağan bir ülkede isen. Tabi ki doğduğun toprakları, güneşini, suyunu, kayasını ve taşını da özlersin.
Mutlu ve mutsuz olmak arasında.
Aslında mutluluk bir tür sanat, eğitim ve bir yaşam felsefesidir. Mutlu olmayı öğrenmek ve yaşamak gerek. Başarılı bir birey, huzurlu, sevimli ve barışçıl bir toplum mutlu bireylerden oluşur.
Mutlu toplumlarda paylaşım, dağılım, adalet, huzur ve güven vardır. Mutlu toplumlar üretken, yenilikçi ve modern bir yaşam biçimiyle özleşmiş, insan, Sokak, şehir ve ülke uyum içindedir.
Göçmenlik ve avantajlarımız.
Göçmenlerin belirli bir kesimi yeni vatanlarında, kendi ülkelerinden getirdikleri artı değerlerle çokta başarılı ve kaliteli bir yaşam sürebilirler. Tabii ki kendi ülkemizde çalıştığımızdan daha fazla çalışarak ve var olan olanakları iyi değerlendirmek gerek.
Toplumsal katılım ve uyum.
Aslında toplumsal katılım uyumun en önemli temel taşlarındandır. Uyum, eğitimle, ekonomide payla, iş pazarında, sosyal, kültürel ve spor alanlarına katılımıyla gerçekleşebilir.
Göçmenlerden Beklenen
Aslında göçmenlerden beklenen, kendi kimlikleri, inançları, kültürel ve bireysel değerleri ile Hollanda toplumuna benzemeleridir, Bunun ismini uyum mu koyarız, yoksa asimilasyon mu konur çokta önemli değildir Hollanda toplumu için. Aslında Hollanda kültürü homojen değildir. Bireysel yaşam ve tercihler öncelikli olduğu için, yeni kimlikle ortak değerlerde buluşma ve uyum ve barış içinde ortak yaşama imkânımız her zaman vardır ve gelecekte de olacaktır.
Yazma ve uygulamak
Belirli bir zaman sessiz ve daha az bir faaliyetin içinde olabiliyorum. Aslında var olanı değil de yeni daha yeni, yenilikçi, geleceğe yönelik umutlar sunan çalışmalar içinde olmak isteğimden kaynaklanıyor.
Bunun içinde, toplumsal katılımla, çevreyi gözlemek ve toplumun her kesiminden Arı misali Bal eylemek gerek. Bizimki Bal yemek değil de bir parça Ekmeğimize sürebilirsek ne mutlu. Güzellikler ve yeni mutlu umutlarla dolu dolu bir yaşam dileğimle hoşçakalın.