Hollanda'nın Zengin İftar Sofralarından Unutulan Aç ve Açıkta Filistin'e
Nejat Mustafa
Hollanda'da:
Sosyal Geçim Yardımı (Bijstand) ve bunun yanında Hollanda devletine ve belediyelere ait gıda, enerji ve diğer sosyal faaliyetler ve katılım destekleri sessizce devam ediyor.
Korona pandemisi sonrası:
Ülkesel kapitalistler ve evrensel emperyalistler arasında yapılan işbirliği ile Korona krizi, Tahıl ve gıda krizinin bedelini fakir ve fukaraya ödetme paktı 2023 yılında yürürlüğe koydular. Vur abalının sırtına politikaları uygulamaya soktular.
Yaşam standartları ve gıda fiyatları:
Yüzde 40'ları bulan mutfak giderleri fakirin ve fukaranın gerekli ve sağlıklı gıdaya erişimini zorlaştırdı. Hollanda toplumu var olan ekonomik ve sosyal hoşnutsuzluğunu 22 Kasım'da düzenlenen Hollanda Temsilciler Meclisi seçiminde var olan çözümsüzlük için çözüm arar gibi bir ütopik seçim yaparak güven vermeyen ve Hollanda'yı yönetmeye hazır olmayan bir yeni partiler ve liderler koalisyonunu dayatmaya devam ediyor.
Seçmen:
Var olmayan güven ortamında seçimini güven içinde yapamaya iktidar değildir. Bunun için mutsuz ve gelecek korkusu olan seçmen var olana güvenmediği zaman alternatif yönetim adaylarına yönelecektir.
Yerel belediye yönetimlerinin daha çok katkısı:
Hollanda'da var olan belediyelerin, fakirlik, yalnızlık ve fakirlikle mücadelede büyük hizmetler sunabilmesi için kuralları ve yasalar içinde kendi hizmetini sınırlıyor. Belediyeler Merkezi hükümetin kararlarına ve Hollanda Anayasası'na uymak zorundadır. Belediyeler ile birlikte çalışan sosyal destek grupları var olan sorunu gündeme getirerek yerel yönetimlerle birlikte çözümler üretebilmektedirler.
Türk toplumu ne kadar duyarlı?
Türk ve Müslüman Hollanda toplumunun kafası karışık ve kalbi kırık bir Ramazan ayı yaşıyor. Bir yanda kan, ölüm, açlık ve kıtlığın kol gezdiği bir Filistin ve Gazze dramı iftar sofralarının boy boy lüks yemeklerle boy gösteren bir sınıfta kalmış bir Hollanda Türk toplumu sivil kurum temsilcileri.
En güzeli:
O yemeklerin ederi olan 15 Euro'yu iftar ve sahur yemek bedellerini Filistin'e göndersek daha hak ve helal olurdu. Biz yazmakla var olan her yılın Ramazan ayında hiçbir faaliyetler yapmayanlarıniftar programı düzenleyerek var olan kendi egolarını tatmin ve güzelleştirmeye çalışıyorlar. Ne var nasıl Güneş'in balçıkla sıvayamadığımız gibi, bu sabah Gazze'de yüzbinlerce çocuk aç ve açıkta yaşamak zorunda yaşamda kalma mücadelesi veriyorlar.
Dilek:
Silahların ve savaşların olmadığı mutlu ve barış içinde bir evrensel değerlere saygılı bir yaşam dileğimle. Hoşçakalın.
