Hollanda’da Müslümanların Değeri Kurtlar Kadar Bile Yok mu?


  • Kayıt: 27.03.2025 18:52:14 Güncelleme: 27.03.2025 18:52:29

Hollanda’da Müslümanların Değeri Kurtlar Kadar Bile Yok mu?

Mustafa Nejat SUCU

Ekmek teknesinden, Hollanda diasporasında batan kızıl güneşle birlikte eve dönüyoruz. Arabanızda tüm modern teknoloji imkanları olmasına rağmen en güvenlisi radyo dinlemek. Hollanda haberlerini radyo’dan, Türk haberlerini ise yüzlerce Türkçe televizyonlardan takip ediyoruz.

Hollanda kurtları, Hollanda Temsilciler Meclisi’nin gündeminde mi? O kadar önemli, cevap ve çözüm bekleyen sorunlar varken, Hollanda Temsilciler Meclisi’nde Hollanda’da yaşayan kurtların tartışma konusu olduğuna dair haberde dikkatimi çekti.

Hollanda’da son olarak 1868 yılında görülen kurtlar, 150 yıl sonra, 2015’de Hollanda’ya geri döndüler. Bugün Hollanda’da 100’ün üzerinde kurt, Veluwe bölgesindeki ormanlarda yaşıyor. Avcı (jager) hayvan olan kurtlar, geçen 10 yılda yüzlerce çiftlik hayvanına zarar vermişti; bu konuda Hollanda’da var olan 12 eyalet yönetimi, köylü ve çiftçiler zararları karşılamak için bütçe ayırmıştı.

Artık Hollanda’yı kalıcı vatan eylediler. Evet, Hollanda kurtları, aynı göçmenler gibi Hollanda’da yaşamaya karar verip, Hollanda’yı yeni anavatan olarak seçmişler. Hollanda ve Avrupa Birliği’nde kurtlar, koruma altında olan ve neslinin tükenme tehlikesi altında bulunan hayvan grubuna giriyor (de beschermde dier met het bestaan bedreigd).

Hollanda Başbakanı Dick Schoof’un da dediği gibi, “Gelecek yıllarda artık kurtlarla nasıl birlikte yaşamanın araştırılması gerekiyor.” “Het is een zoektocht hoe samen te leven met het roofdier,” ifadesiyle konuyu özetledi.

Tabii ki, biz de hep birlikte kurtlarla ortak yaşamaya katkı vermeliyiz. Aslında, yeni Hollandalı komşularımızda ortak yaşamı, barışı, uyumu ve armoni içinde, ortak varlığımızı kabul etmek zorundayız.

“Bizde kurtların sembolik bir yeri vardır. Kurtlar, Türk toplumu için özgür yaşamın sembolü, yaşamın devamını sağlayan rehber ve boyundurluk altına girmeyen tarihler boyunca Türk toplumlarını sembolize etmektedir. Bu nedenle hayvanların içinde özel bir değeri ve kıymeti vardır.” Son 100 yılda ise kendisini ülkücü (idealist) olarak isimlendiren pan-Türkçü akımların ve politik oluşumların sembolü olarak kullanılmaktadır.

Korkan, şimdiye kadar bir defa olsun insanlara zarar vermemiş olan kurtlardan korkan yalnızca ormanda gezintiye çıkmaz. Peki, ya Hollanda’da yaşayan Müslümanlar?

Hollanda’da, tek bir düşünce ve yaşam biçimine sahip olmayan (diversiteit) Müslüman ve Türk kimliği bulunmaktadır. Birini ayrımcı bulduğunu, bir başkasını ise ayrımcı bulmayabiliyor; bu durum, özgür bireysel seçme ve yaşam olanakları sayesinde farklı bir Hollandalı Müslüman Türk toplumunun oluşumunu sağladı.

Hollanda koalisyon kabinesi, giderlerini kendisinin ödediği, Müslümanların muamele gördüğü ayrımcılık ve ırkçılık araştırmasını Temsilciler Meclisi’nde konuşmak istemiyor. Araştırma hakkında; evet, Hollanda Regioplan adlı araştırma kurumu ile Utrecht Üniversitesi’nin birlikte gerçekleştirdiği Ulusal Müslüman toplumu araştırmasının sonucunu yetersiz ve doğru bulmayan koalisyon ortakları, Temsilciler Meclisi’nde görüşülmesini istemiyorlar.

80 sayfalık “Eindrapport Nationaal Onderzoek Moslimdiscriminatie” adlı raporun sonucuna göre, Müslümanlar toplumsal katmanlarda kurumsal ayrımcılığa uğramakta ve bu durum çok olumlu sonuçlara sebep olmaktadır.

Benim için beklenmeyen bir sonuç değil ama, kısa bir süre önce radyo haberinden sonra düşünmeden edemedim. Evet, Hollanda’da Müslüman, Türk, göçmen ve kadın olmak zor, öyle de olsa gerek.

Enter – Wierden yolu üzerinde bulunan Twente Kanalı üzerinde tek geçişli yolda, köprüyü geçerken, köprünün demirlerini boyayan Mehmet oğlu Mehmet’le selamlaştıktan sonra; “Vay be, kurtlar kadar değerimiz yok,” diyerek evin yoluna düştük.

Saygılarımla,