Utrecht'li Cesur Politikacı: Mahmut Sungur
Utrecht'li Mahmut Sungur, Hollanda siyasetinde sarsıcı bir etkiye sahip ve adından söz ettiren bir isim. DENK Partisi'nin Utrecht Belediye Meclisi üyesi olan Sungur, cesur ve dobra tavrıyla ve ilkeli duruşuyla dikkat çekiyor. Bu röportajda Sungur, ilham verici siyasi hikayesini, hedeflerini ve Hollanda'da Türklerin karşılaştığı sorunlara dair çözüm önerilerini anlatıyor.
Okuyucularımıza Kendinizi Tanıtır Mısınız?
Adım Mahmut Sungur. 37 yaşındayım, evliyim ve dünyalar tatlısı iki çocuk babasıyım. Aslen Sivaslıyım, fakat doğma büyüme Utrechtliyim. Amsterdam Vrije Universiteit'te Kamu Yönetimi ve Sosyoloji okudum. Bir dönem Ankara Bilkent Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler eğitimi aldım. Yaklaşık 10 yıldır da Vergi Dairesinde icra takibi biriminin yöneticiliğini yapıyorum. Vergi dairesindeki görevimin yanında 2018 yılından itibaren DENK Partisi adına Utrecht Belediyesi meclis üyeliği görevini yürütüyorum.
2016 yılında DENK Partisi’ne aktif olarak katılmayı bir sorumluluk bildim
Denk Partisi'ne ve Siyasi Kariyerinize Nasıl Katıldınız?
Mahmut Sungur: 2014 yılında birçok Türk kökenli genç gibi ben de üyesi olduğum ve iktidar olan PvdA'nın politikalarından rahatsız olmuştum. Türk ve Türkiye karşıtlığı üzerine kurulu, Türk gençlerinin DAEŞ ile ilişkilendirildiği, çeşitli Türk cami kuruluşlarının kısıtlama altına alındığı bir ortamda DENK partisi kuruldu. 2016 yılında bu partiye aktif olarak katılmayı bir sorumluluk bildim ve 2018 yılında da belediye meclis üyesi oldum.
Utrecht Belediye Meclisi Üyeliği İçin Aday Olma Kararınızın Arkasındaki Motivasyon Nedir?
Mahmut Sungur: Ben her şeyden önce sahip olduğumuz bütün imkanların Allah'tan geldiğine inanıyorum. Doğduğumuz yeri, anne ve babamızı, zeka seviyemizi, yeteneklerimizi kendimiz tercih etmedik. Sahip olduğumuz bütün imkanların beraberinde bir sorumluluk getirdiğine inanıyorum. Sahip olduğum imkanlar ölçüsünde topluma bir şeyler geri vermeyi bir yükümlülük olarak görüyorum. Bu vazife şuuru ve görev bilinciyle siyaset yapmaya çalışıyorum. Ve tabi ki çocuklarımız. Onlara daha güzel bir gelecek bırakma adına gayret ediyorum.
Kur'an'ın yakılması ve yırtılmasını yasaklayan bir yasa yönünde çalışma yapılmasını talep eden Hollanda'da ilk meclis üyesiyim.
Utrecht Belediye Meclis Üyesi Olmanıza Rağmen Ülkesel Çapta Sık Sık Gündem Olduğunuz Görülüyor. Bunu Nasıl Başarıyorsunuz?
Mahmut Sungur: Öncelikle korkmadan siyaset yapmaya çalışıyorum. "O ne der, bu ne düşünür, kariyerim etkilenir mi, hakkımda ne yazılır çizilir?" diye bir kaygım yok. Rızkı veren Allah'tır. Doğru inandığım ne varsa bunları gündeme getirmeye ve bu noktada öncü olmaya çalışıyorum. Örneğin Kur'an'ın yakılması ve yırtılmasını yasaklayan bir yasa yönünde çalışma yapılmasını talep eden Hollanda'da ilk meclis üyesiyim.
Hollanda'da ilk defa Utrecht kentinde zabıtalara başörtüsü takma serbestisi önerisi benim tarafımdan sunuldu ve kabul edildi. Daha sonra diğer belediyelerde de serbestiyet tanınmaya başlandı.
Öncü Olduğunuz Bir Başka Konu Belediye Zabıtalarının Başörtüsü Dahil Dini Sembolleri Takma Serbestisi Kazanması. Bu Süreç Nasıl Gelişti, Bizi Aydınlatır Mısınız?
Mahmut Sungur: Polislerin başörtüsü dahil dini sembolleri takmasının yasak olması bilinen bir konuydu. 2021 yılında yaptığım araştırma neticesinde aynı yasağın belediye zabıtaları için de geçerli olduğunu öğrendim. O yıl sunduğum meclis önergesi ile birlikte bu yasağın
kalkması kararı ilk olarak Utrecht şehrinde alındı. Ardından meclis önergemi diğer şehirlerdeki DENK meclis üyeleriyle paylaştım. Onların da çalışmalarıyla birlikte artık birçok şehirde başörtüsü takmak zabıtalar için serbest hale geldi.
7 Şubat depreminin ardından Utrecht belediyesi olarak Türkiye'deki depremzedelere yaptığımız 362.000 euroluk bağış. Bu bağışı gerçekleştirmek hiç kolay olmadı, çok emek istedi.
Geçtiğimiz Yıllara Dönüp Baktığınızda Bizimle Gururla Paylaşacağınız İki Siyasi Çalışmanızdan Bahsedebilir Misiniz?
Mahmut Sungur: Biri az önce ifade ettiğim başörtüsü serbestisi. O konuda toplumsal değişimin ön ayağını oluşturmuş olmaktan son derece mutluluk duyuyorum. Bir diğer konu, asla unutmayacağım, 7 Şubat depreminin ardından Utrecht belediyesi olarak Türkiye'deki depremzedelere yaptığımız 362.000 euroluk bağış. Bu bağışı gerçekleştirmek hiç kolay olmadı, çok emek istedi. Dedikleri gibi, kader gayrete aşıktır, çok şükür başardık.
Gençlerimiz maalesef staj ve iş bulma konusunda ayrımcılığa maruz kalıyor. Bu da onların daha düzenli bir hayat kurmalarının önünde bir engel teşkil ediyor.
Genç Bir Politikacı Olarak, Gençlerin ve Genç Ailelerin Karşılaştığı Sorunlarla İlgili Neler Yapıyorsunuz?
Mahmut Sungur: Gençlerimizin karşılaştığı en büyük sorunlardan iki tanesi ev bulma ve fırsat eşitliği sorunu. Maalesef birçok gencimiz doğup büyüdüğü şehirleri ev bulamadıkları için terk etmek zorunda kalıyorlar. Utrecht meclisindeki çalışmalarımızdan bir tanesi mevcut sosyal konut kontenjanının ciddi bir kısmının Utrecht'te ikamet eden gençlerimize ayrılması yönünde. Yine aynı şekilde uygun fiyata satılan konutların da belirli bir bölümünün Utrecht'li gençlere ayrılması gerektiğini savunuyor ve bu yönde çalışmalar yapıyoruz. Diğer taraftan gençlerimiz maalesef staj ve iş bulma konusunda ayrımcılığa maruz kalıyor. Bu da onların daha düzenli bir hayat kurmalarının önünde bir engel teşkil ediyor.
Son seçimde, özellikle Filistin konusunda farkımızı ortaya koyarak DENK partisinin Hollanda'da ne kadar gerekli olduğunu hepimiz görmüş olduk.
Denk Partisi'nin Politikaları, Hedefleri ve Geleceği Hakkındaki Düşüncelerinizi Paylaşabilir Misiniz?
Mahmut Sungur: Hedefimiz her şeyden önce toplumsal adaleti temin etmek, ayrımcılığı ortadan kaldırmak. Belki biraz soyut olacak ama, kimsenin hakkında gözümüz yok, ancak toplumun çeşitli kesimlerinin de hakkı olanı almasını istiyoruz. Ne eksik ne fazla. Bunun için mücadele veriyoruz. Son seçimde, özellikle Filistin konusunda farkımızı ortaya koyarak DENK partisinin Hollanda'da ne kadar gerekli olduğunu hepimiz görmüş olduk. Halkımız rekor bir oy oranı (250 bin oy) ile teveccüh gösterdi. Amacımız bir sonraki seçimlerde üstüne koyarak devam etmek. Herkesin bu noktada desteğini bekliyoruz. Bizi takip etmeye devam etsinler.
İnsanların gönlüne dokunabildim diyebilmek istiyorum. Gayem budur.
Siyasetteki Hedefleriniz Nelerdir? Gelecekteki Politik Kariyerinizde Neler Başarmak İstiyorsunuz?
Mahmut Sungur: Açık konuşmak gerekirse hayatımın hiçbir döneminde siyasi bir kariyer amaçlamadım. Şahsi olarak siyasetten ne bir beklentim ne de bir talebim var. Bir gün siyaseti bırakıp ardımdaki yıllara dönüp baktığımda "Şükür, toplum adına bir şeyleri başardım, insanların gönlüne dokunabildim" diyebilmek istiyorum. Gayem budur.
Son Olarak Neler Söylemek İstersiniz?
Mahmut Sungur: Büyük fedakarlık göstererek benim haftasonları dahil geç saatlerde eve gelmeme katlandığı için bu vesileyle eşime teşekkür etmek istiyorum. Ve son olarak Platform dergisi aracılığıyla Ramazan ayının hayırlara vesile olmasını diliyor, şimdiden herkesin Ramazan bayramını kutluyorum.
Platform Dergisi'nden Teşekkürler
Bizimle bu değerli söyleşiyi gerçekleştirdiğiniz için teşekkür ederiz. Başarılarınızın devamını dileriz.
Mahmut Sungur: Teşekkür ederim. Platform Dergisi'ne ve okurlarına selamlarımı iletiyorum. Umarım bu söyleşi, topluma daha fazla ışık tutar ve gençlerimizi siyasi katılıma teşvik eder.
Röportaj: Ebubekir TURGUT
