Hollanda’da Kuşaktan Kuşağa Vakfı, 5 Mayıs Türk Dil Bayramı’nı Kutladı
Kuşaktan Kuşağa Vakfı, Hollanda’da yaşayan Türk çocuklarının dilini, kültürünü ve kimliğini kaybetmeden yaşaması için çağrıda bulundu. Vakıf, bu amaç doğrultusunda 5 Mayıs Türk Dil Bayramı’nı düzenlediği anlamlı bir etkinlikle kutladı.
Açılış ve Protokol Konuşmaları
Vlaardingen şehrinde gerçekleşen etkinlik, İstiklal Marşı ile başladı. Programın sunuculuğunu Deniz Tebessüm üstlendi. Açılış konuşmasını yapan Kuşaktan Kuşağa Vakfı Başkanı Fehmi Uzun, “Türkçenin yaşatılması, kültürümüzün gelecek nesillere aktarılmasında kritik bir rol oynuyor” ifadelerini kullandı. Denk Partisi Milletvekili Doğukan Ergin'de programa katılarak Türkçenin önemine dair konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanlığı Danışmanı Yalçın Topçu ise programa canlı bağlantı ile katılarak Türkçenin önemine dikkat çekti.
Topçu: “Türkçe Bir Medeniyet Köprüsüdür”
Türkçenin yalnızca bir iletişim aracı değil, aynı zamanda duygu, düşünce ve medeniyetin dili olduğunu belirten Topçu, yurtdışında yaşayan vatandaşlara şöyle seslendi:
“Yaşadığınız ülkenin dilini öğrenirken, ana dilinizi asla ihmal etmeyin. Ana dilini iyi bilen bireyler çok dillilikte de daha başarılı olurlar.”
Sanat, Şiir ve Müzikle Türkçeye Vurgu
Etkinlik kapsamında, Türkçenin resmi dil olarak kabul edilişinin yıldönümüne özel çeşitli gösteriler düzenlendi.
Yavuz Nüfel’in şiir dinletileri ve Azarbeycanlı sanatcıdan müzik performansları programa renk kattı. Kleurrijke Dans Groep, sahnelediği gösteriyle büyük beğeni topladı.
Kunststichting Regenboog tarafından sahnelenen, Türkçenin yaşatılmasına dikkat çeken tiyatro gösterisi ise izleyicilerden tam not aldı ve ayakta alkışlandı.
“Dil, Geçmişin Emaneti, Yarının Kimliğidir”
Vakıf Başkanı Fehmi Uzun, Avrupa’da doğup büyüyen yeni nesillerin Türk kimliğini, geleneklerini ve anadilini unutma riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti.
Bu durumun sadece bir endişe değil, aynı zamanda bir sorumluluk duygusu olduğunu vurgulayan Uzun, “Dil sadece kelimelerden ibaret değildir; o, geçmişin emaneti, bugünün ruhu ve yarının kimliğidir” dedi.
Evlerde Hollandacanın birinci dil haline gelmeye başladığına dikkat çeken Uzun, Türkçenin ikinci planda kalmasının ilerleyen yıllarda unutulmasına yol açabileceği uyarısında bulundu. Çocukların ilk kelimelerinin artık Türkçe olmadığına ve dedelerinin anlattıklarını anlayamayan bir neslin yetiştiğine dikkat çekti.
Vlaardingen